Zafer Güler

Zafer Güler

12 Kasım 2025 Çarşamba

    DİĞER YAZARLARIMIZ

    LOZANI TASHİH ETMEK

    LOZANI TASHİH ETMEK
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Masa başında başlatılan yeni süreç sahaya çok farklı yansıyacaktır… Çünkü öncelikle devlet ağzıyla yapılan açıklamalar tamamen siyasi ve geleceğe dair kurulan cümleler, hamasetten öte muallak temennilerden ibaret…

    Dolayısıyla bu hususta konuşur, yazar iken kurulacak cümlelere dikkat etmek lazım… Günün sonunda ters köşe olmak da var…

    Netice itibarıyla yaklaşık 40-50 yıllık planlı ve programlı altyapısı oluşturulan Lozan’ı Tashih Projesi safha safha hayata geçiriliyor…

    Siyasi ve coğrafi sınırlarımız üzerine yeni bir hikâye yazılıyor… Kurulan ihanet ve sadakat cümlelerinin içi boş ve öznesi meçhul… Bilinmeyeni çok bir denklem ve netice, bilinmeyenlere verilen her değere göre farklı sonuç veriyor ve verecektir de…

    Süreçten ziyade süreci başlatanlar ve altındaki imza sahipleri, süreçten daha endişe verici ve lanse ediliş şekliyle inanılır ve güvenilir değil…

    Masada, Erdoğan ismi üzerinde paydaş olmuş Cumhur İttifakı ve PKK var… Bırakın toplumsal uzlaşmayı, devlet çatısı altında başta siyaset olmak üzere bürokratik bir uzlaşı da yok, olması da mümkün görünmüyor…

    Yani bu sürecin en büyük mağduru DEVLET… Herkes devlet adına ve devlet ağzıyla bireyler yapıyor fakat SÜRECİN hiçbir safhasında DEVLET yok… Millet zaten “sürü psikolojisine” gark edilmiş…

    Biraz daha açmak gerekirse bu süreçte ne Türkler ne de Kürtler var… Türk ve Kürt olgusu üzerine proje üreten siyaset ve toplum mühendisliği, gelecek yüz yılın TÜRKİYESİ’Nİ dizayn ediyor…

    Anayasa terennümleri, yeni bir dönüşümün pis korkuları gibi… Kanun yapmanın ana mantığı sosyal hayatı tanzim edip iyileştirmek olmasına rağmen, ortaya çıkan metinler maalesef iktidar kavgasının izlerini taşıyor… Zaten yazılı metinlere başta mevcut yönetim erki olmak üzere uyan da yok… Maalesef devlet aygıtının her kademesinde illegalite ve anarşi kol geziyor…

    Bu minvalde bizim temenni ve talebimiz; doğru ve/veya yanlış her ne yapılacaksa toplumsal uzlaşı ile yapılmalı ki, en azından “iç savaş” yaşanmasın… Ki maalesef ülkeyi buna müsait bir zihniyet yönetiyor…

    Vesselam…