
04 Aralık 2025 Perşembe

Tercüman Gazetesi

EVLİLİKTE YALAN: GERÇEĞİ DEĞİL, İLETİŞİMİ KAYBETMENİN SESSİZ ÇIĞLIĞI

ZÜLFÜ YARE DOKUNMAK: YİTİRDİKLERİMİZ

"Halka Aşkla Hizmetin Adı: Arapgir Modeli" Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ile Röportaj

KUŞLAR YAĞMURDA DA UÇAR

DURUŞ

İNSANLARA RAĞMEN, İNSANLIK İÇİN

YENİDEN MİLLİ MÜCADELE (ÇAĞRI)

Neden İznik?…

BİR DAMLA KAN, BİN BİR ENDİŞE

Bilgi ve Adalet

KADINIM HAKLARIM VAR

AYNADAKİ LEKE

KAN BAĞIŞI: BİR YAŞAMIN KIRILMA NOKTASINDAKİ KÜÇÜK BİR MUCİZEDİR

SALEBE’NİN HİKÂYESİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?

Ne Bu Dünyada Ne De Öteki Dünyada

FATİH'İN VE ATATÜRK'ÜN İZİN VERMEDİĞİ PAPA'YA NEDEN İZİN VERİLİYOR?

VAZO ÖNÜNDE SATILAN ÜRÜNLER SAĞLIKLI MI?

BU DÖNER BAŞKA DÖNER… KİME DÖNER?

ÜÇ SIFIRIN ADALETİ, BİR İNSANIN VİCDANI: Prof. Dr. Ayten Erdoğan Meselesi

YOK DEVE

Milletin Vekili Olmak Cesaret İster

ADIM ADIM İLERLİYOR KÖTÜLÜK

ENGELSİZ ÖZGÜRLER

DİNDARLIK VE AYDINLIK

EĞİTİMDE SOSYAL ADALET

HAK ARAMAK HAKKIMIZ MI?

İNSANLARIN EN İYİ İLACI

GÖNÜLLERİN ANAHTARI; EMPATİ

EVLAD-I FATİHAN ve SELANİKLİ MUSTAFA

Ticareti “Franchise’laştıran AKP

16 Eylül 2023 sabahı başkentimiz Ankara-Yenimahalle’de bulunan İvedik Caddesi’nde yürürken bir pastane camına asılmış bir yazı çok dikkatimi çekti ve merakla okudum.
“Şehit çocuklarına ve ailelerine hizmetimiz ücretsizdir. Bedelleri babaları tarafından ödenmiştir.”
Bu, şehitlerimize karşı vicdan duyguları taşıyan bir yazıydı. Okur okumaz tüm milli duygularım zirve yaptı ve şehitlerimiz tarafından kan akıtılarak bize emanet edilen vatanımızın ne kadar kutsal olduğunu anladım.
Ankara’dan sonra, 20 Eylül 2023 tarihinde bir haftalık süreç için Kuşadası’na gittim. Kuşadası sahillerinde yürürken İngilizler, Fransızlar, Almanlar, Ruslar, Araplar başta olmak üzere yabancılar tarafından alınmış yazlık evleri ve etrafı duvarlarla çevrilmiş, kendi bayraklarının asıldığı ve Türklerin içerisine girmesine kesinlikle müsaade edilmeyen muhteşem tatil sitelerinin kurulduğunu bizzat gördüm. Evet, önceden de devamlı Kuşadası’na yazları gittiğim için yabancıların evlerine ve sitelerine hep rastlıyordum. Ancak bu sefer hem bu yabancı ev ve sitelerin eskisinden çok daha fazla olduklarını hem de bu ev ve sitelerin sahillerin en güzel yerlerine kurulduklarını fark ettim. Ve biz Türkler, bu vatanın öz sahibi olarak, bu yabancı site ve evlerde karın tokluğuna hizmetçi ve güvenlik görevlisi olarak çalıştırıldıklarını bizzat gördüm.
Ve, bu vatan için kanlarını akıtmış şehitlerimizin bizlere aşağıdaki soruları sorduklarını içimden titreyerek hissettim.
Bugün tarih ilminin aydınlatabildiği büyük devletlerin I. Dünya Savaşı sonrası Osmanlı Devleti toprak paylaşımı konusunda kendi aralarında anlaşmazlık çıkmasını önlemek için yaptığı gizli anlaşmalardan olan İstanbul (1915), Londra (1915), Sykes-Picot (1916), St. De Maurienne (1917) anlaşmalarına benzer bugün hangi gizli anlaşmalar acaba sizler için kullanılıyor? Büyük Ortadoğu Planı ve Şark Meselesi acaba sizlere ne ifade ediyor? Niçin bir Amerika, Rusya, Almanya, İngiltere, Fransa ve İsrail bizim gibi evlatlarını şehit vermiyor? Onların tarihleri niçin şehit kanları ile yazılmıyor? Acaba sizler neyin ve kimlerin mücadelesini yapıyorsunuz? Acaba sizler bizlerin kanlarımızı akıtarak sizlere emanet ettiğimiz vatan topraklarımızı ve mülklerinizi yabancılara para ile satarak bizlere ve vatanımıza ihanet mi ediyorsunuz?
Benim de çok uzun zamandır vicdanımı zedeleyen ve aklımı meşgul eden şehitlerimizin “Bizlere ve vatanımıza ihanet mi ediyorsunuz?” sorusunu sorduklarını içimde hissedince bir anda kendime geldim. Aklım ve vicdanım tek ses oldu ve haykırdı.
Artık vatanımıza gerektiğinde biz de aynı atalarımız gibi kanlarımızı akıtarak sahip çıkalım, ama asla para ile hiçbir toprağımızı ve mülkümüzü yabancılara satmayalım ve de onları vatandaş olarak para ile aramıza almayalım.
Yoksa arkamızda çocuklarımıza ve torunlarımıza atalarımızın bizlere bıraktığı bu cennet vatanı değil, ileride tarih kitaplarında bizlerin şu andaki cehaletimizi ve gafletimizi yazan acı tarihi satırları bırakabiliriz. Ayrıca eminiz ki, her iki dünyada Allah’ımız ve bu dünyada ise Türk Milleti, bu satışları yapanlara ve bu satışlara zemin hazırlayanlara mutlaka bir gün hesap soracaktır.
Artık vatanımıza öncelikle aklımız ve vicdanımız ile sahip çıkalım. Haydi, eski tarihi planları uygulamaya devam eden ve kendilerini bizlerden zeki sanan büyük güçlere karşı aklımızla, vicdanımızla ve yüreğimizle tekrar karşı koyalım. Haydi, bu cennet vatanın nimetlerinden ve tarihi kardeşliğimizin huzurundan ortak aklımızla, ortak vicdanımızla ve ortak gönül sevgisi gücümüzle artık beraber faydalanalım.
Dr. Tuğtigin Şen
Emekli Albay / Araştırmacı
