
09 Eylül 2025 Salı

Tercüman Gazetesi

EVLİLİKTE YALAN: GERÇEĞİ DEĞİL, İLETİŞİMİ KAYBETMENİN SESSİZ ÇIĞLIĞI

ZÜLFÜ YARE DOKUNMAK: YİTİRDİKLERİMİZ

"Halka Aşkla Hizmetin Adı: Arapgir Modeli" Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ile Röportaj

KUŞLAR YAĞMURDA DA UÇAR

DURUŞ

İNSANLARA RAĞMEN, İNSANLIK İÇİN

YENİDEN MİLLİ MÜCADELE (ÇAĞRI)

Neden İznik?…

BİR DAMLA KAN, BİN BİR ENDİŞE

Bilgi ve Adalet

KADINIM HAKLARIM VAR

AYNADAKİ LEKE

KAN BAĞIŞI: BİR YAŞAMIN KIRILMA NOKTASINDAKİ KÜÇÜK BİR MUCİZEDİR

SALEBE’NİN HİKÂYESİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?

Ne Bu Dünyada Ne De Öteki Dünyada

FATİH'İN VE ATATÜRK'ÜN İZİN VERMEDİĞİ PAPA'YA NEDEN İZİN VERİLİYOR?

VAZO ÖNÜNDE SATILAN ÜRÜNLER SAĞLIKLI MI?

BU DÖNER BAŞKA DÖNER… KİME DÖNER?

ÜÇ SIFIRIN ADALETİ, BİR İNSANIN VİCDANI: Prof. Dr. Ayten Erdoğan Meselesi

YOK DEVE

Milletin Vekili Olmak Cesaret İster

ADIM ADIM İLERLİYOR KÖTÜLÜK

ENGELSİZ ÖZGÜRLER

DİNDARLIK VE AYDINLIK

EĞİTİMDE SOSYAL ADALET

HAK ARAMAK HAKKIMIZ MI?

İNSANLARIN EN İYİ İLACI

GÖNÜLLERİN ANAHTARI; EMPATİ

EVLAD-I FATİHAN ve SELANİKLİ MUSTAFA

Ticareti “Franchise’laştıran AKP

Geçenlerde bir kitap sayfasında kendi toplulumuzu buldum. Daha doğrusu, toplumun neredeyse tam yarısının yaşam biçimine şahit oldum. Lütfen, bunu sosyolojik bir araştırma olarak düşünmeyin. Tembel hayvanların yaşam koşullarını 64 milyon yıl içinde nasıl değiştirdiğini anlatan çok güzel bir yazıydı. Bu 64 milyon yıllık evrimin tek bir amacı var: Hayatta kalmak!
Günde 35-40 metreden fazla yol almayan bu dostların hareket zamanları genellikle gecenin karanlığıdır. Çünkü bu şekilde daha görünmez oluyorlar. Ancak tembel hayvanları sadece tek bir tür olarak düşünmeyin; üç tırnaklı olanı var, cüce olanı var. Cücelerin yaşadığı Escudo de Veraguas Adası’nda yırtıcı hayvanlar olmadığı için, hem günün her saatinde hareket etme şansına sahiptirler hem de istedikleri kadar uyuyabiliyorlar.
Vücut ısısını ortalama 32ºC olarak sabitleyen bu çok zeki hayvanlar, sırtlarında besledikleri güvelerle iyi anlaşarak ve çok az enerji harcayarak güvelerin ölünce çıkardıkları alg salgısı sayesinde kamuflaj yeteneği kazanıyorlar. Daha da ilginci, bu hayvanlar yalnızca dışkılamak için ağaçtan inerler ve tam da bu sırada yırtıcılara yem olurlar. Yine de bu ihtiyaçları için ağaçtan inmeye devam ederler.
Bütün bu bilgiler ışığında; aydın, eli kalem tutan, en az bir konuda uzmanlaşmış bireylerin günümüz şartlarında yaşam biçimlerinin tek bir amaca hizmet ettiğini düşünmek zor değil: Hayatta kalmak!
Küçük dünyalarımız giderek küçülüyor; üzgün, sitemli, sinirli, sessiz ve hareketsiz birer seyirci olmak ve ne yazık ki yaşamaya çalışırken aslında yaptığımızın yaşamak değil, yok oluşa sürüklenmek olduğunu fark etmek çok da yürek burkucu. Bunun en büyük kanıtı ise eskiye duyulan özlem. Sosyal medyada dolaşan siyah-beyaz zamanların günlük hayatını anlatan videoları binlerce insan beğeniyor. Bu beğeniler, en sessiz çığlığımız ve en sesli isyanımız.
Her kafadan bir ses çıkarken, vatanım sokaklarında dili benim dilim olmayan birilerinin kabile kültürü yaygınlaşırken; eline telefon alan nerede ise tüm nesiller hayatlarını anlamsız videolar haline getirirken, yaşı kemale ermiş teyzeler, ablalar; televizyon ekranlarında, bilmem kaçıncı sevgilisinin onu terk ettiğini anlatırken ve gözü yaşlı kocalarının geri dön çığlıklarına kulak asmazken biz kendi küçük dünyamızda günlük telaşlar içinde susuyoruz. Bir Allah’ın kulu da demiyor ki “Be kadın, sen toplumun direğisin, annesin. Sen böyle ulu orta yaşarken senin doğurduğun çocuk neden doğru kalsın? Senin çocuk doğru kalmazsa eğrilerin arasındaki dikler budanacak ve sen de yok olacaksın.” Hayatta kalmak denilen şey bu mudur?
Velhasıl, tembel hayvanlar kadar olamadık. Dünyanın bir yarısı Escudo de Veraguas Adası’ndaki cüce tür gibi yaşarken, biz neden karanlığı siper ediniyoruz? Onlar 64 milyon yıllık evrimleri boyunca tek bir şeyi değiştirmemişler: Dışkılamak için ağaçtan inmeyi! Bence artık biz de ağaçtan inmeliyiz. Bunu en kibar biçimde söyledim. Siz istediğiniz gibi yorumlayın.
Sevgiler.