Sevgi YILDIRIM

Sevgi YILDIRIM

20 Kasım 2025 Perşembe

    DİĞER YAZARLARIMIZ

    AH YUVARLAK DÜNYA!

    AH YUVARLAK DÜNYA!
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Hey gidi çocukluğun güzel günleri! Eskiden fırıldak denince bir tek topaç gelirdi aklımıza. Bizim mahallede bir Mahir abi vardı; topaçı en güzel o çevirirdi, başkaca fırıldaklık da bilmezdi.

    Ardından mektep sıralarında dünyanın da topaç gibi döndüğünü öğrendik, üzerinde yaşayanların dönme konusunda dünyaya kafa tuttuğunuysa bize hayat öğretti. Büyüdükçe fırıldaklığın envai çeşitini gördük.

    Gerçi dönmek de büyük maharet azizim! Dönenlerin hakkını teslim etmek lazım. Herkes dönemez mesela; kimisi azıcık dönmeye kalksa başı döner, midesi bulanır. Dönebilmek için sağlam mide lazım hasılı, hatta hiç olmasa daha iyi olur.

    Yaklaşan seçimle birlikte her zaman olduğu gibi siyaset meydanında da dönenlere bol bol rastlayacağız.

    Dönmeyin abi be!

    Nerede merhum Muhsin Başkan’ın “Kavga var, desen Ayrancı’dan Kızılay’a koşa koşa gelirler.” dediği alperenler?

    Nerede düzene kafa tutan cevval ülkücüler?

    Nerede âdil düzen peşinde koşan dindar gençler?

    Nerede ABD emperyalizmine meydan okuyan devrimci solcular?

    Sloganınız “En büyük ‘izm’ konforizm!” mi oldu şimdilerde? Slogan dediysek hemen korkmayın canım. Biliyoruz slogan üretmeye niyetiniz, atmaya mecaliniz yok. Hepiniz konfor alanlarınıza çekildiniz, rahatınız yerinde, keyfiniz gıcır. Kışın Nişantaşı’nda yazın Bodrum’da huzur. “Oh ne rahat, lüküs hayat!” modundasınız. Bir de Çukurambar kafeleri var ki atlamak olmaz; yazın klima konforu, kışın sıcak. Cüzdanlar dolu olduktan sonra yürekler boş olsa ne yazar, değil mi ya?

    İdealizm ne güzel nimetmiş meğer. İnsanı diri tutuyor, hayata anlam katıyormuş; beşeri insan ediyor, sabit kadem kılıyor, dönmekten koruyormuş yahu.

    Ha bir de ‘kendi gitmiş adı kalmış yadigar’ “dava” mevzu var değil mi ya? Fakirin davası, ekmek kavgasıyken kiminin davası koltuk sevdası, kiminin davası cüzdan belası.

    Artık kalmadı ya gene de varsa çocukların elinden topaçlar dönsün,
    atlıkarıncada neşeyle çocuklar dönsün,
    dergahlarında huşuyla dervişler dönsün,
    gökyüzünde cıvıl cıvıl kuşlar dönsün,
    çorba kazanında bereket dolu kepçe dönsün,
    ateşin etrafında aşkla pervane dönsün,
    Necati Bey’in gazelini mecliste okuyan hânende dönsün,
    insan olan özüne dönsün,
    geceler zifiri karanlıktan gündüze dönsün,
    artık ‘o gün’ gelsin, devran dönsün;
    babalar evlerine, içlerinde yarın kaygısı olmadan, ellerinde sıcacık ekmekle dönsün.

    Dünya zaten yuvarlak, siz bari düz durun doğru yürüyün; fırıldaklık topaça yakışır, dönmeyin abi be!

    Sevgi YILDIRIM