
04 Aralık 2025 Perşembe

Tercüman Gazetesi

EVLİLİKTE YALAN: GERÇEĞİ DEĞİL, İLETİŞİMİ KAYBETMENİN SESSİZ ÇIĞLIĞI

ZÜLFÜ YARE DOKUNMAK: YİTİRDİKLERİMİZ

"Halka Aşkla Hizmetin Adı: Arapgir Modeli" Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ile Röportaj

KUŞLAR YAĞMURDA DA UÇAR

DURUŞ

İNSANLARA RAĞMEN, İNSANLIK İÇİN

YENİDEN MİLLİ MÜCADELE (ÇAĞRI)

Neden İznik?…

BİR DAMLA KAN, BİN BİR ENDİŞE

Bilgi ve Adalet

KADINIM HAKLARIM VAR

AYNADAKİ LEKE

KAN BAĞIŞI: BİR YAŞAMIN KIRILMA NOKTASINDAKİ KÜÇÜK BİR MUCİZEDİR

SALEBE’NİN HİKÂYESİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?

Ne Bu Dünyada Ne De Öteki Dünyada

FATİH'İN VE ATATÜRK'ÜN İZİN VERMEDİĞİ PAPA'YA NEDEN İZİN VERİLİYOR?

VAZO ÖNÜNDE SATILAN ÜRÜNLER SAĞLIKLI MI?

DİJİTAL ÇAĞDA TAPU ÇİLESİ, BÜROKRASİDE “BANK NÖBETİ” SÜRÜYOR…

ÜÇ SIFIRIN ADALETİ, BİR İNSANIN VİCDANI: Prof. Dr. Ayten Erdoğan Meselesi

YOK DEVE

Milletin Vekili Olmak Cesaret İster

ADIM ADIM İLERLİYOR KÖTÜLÜK

ENGELSİZ ÖZGÜRLER

DİNDARLIK VE AYDINLIK

EĞİTİMDE SOSYAL ADALET

HAK ARAMAK HAKKIMIZ MI?

İNSANLARIN EN İYİ İLACI

SABAH VE ŞİİR

EVLAD-I FATİHAN ve SELANİKLİ MUSTAFA

Ticareti “Franchise’laştıran AKP

Bakmayın siz takvimlerin “5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü” dediğine…
Takvimlerin yaptığı iş, kurulu saatler misali, gün be gün hatırlatmadır kendisine yüklenen bilgileri bizlere…
Yarın “5 Aralık Kadın Hakları Günü”, bugün de, günleri yarın da, öbür gün de ve yaşadığımız her gün de kadınların haklarını insanca yaşama günleridir değerli okurlarım.
Dünyanın başlangıcını Âdem ve Havva ile başlatır kutsal kitaplar.
Bezm-i elestte Rabbimiz, “Elestü bi Rabbiküm!.. –Ben sizin Rabb’iniz” derken erkek ya da kadın diye ayırarak hitap etmez!.. Genel hitap eder.
Allah, Kur’an-ı Kerîm’de, 23 yerde “Ey insanlar!..”, 65 yerde insan, 230 yerde de “nas” –insanlar, halk, herkes– şeklinde seslenir bizlere…
Hz. Muhammed Vedâ Hutbesi’ne “Ey insanlar!” diye başlar…
“Ey insanlar! Bilmiyorum, belki de bugünden sonra burada sizinle bir daha buluşamayacağım. Allah’ın rahmeti bugün sözümü işitip onu iyice kavrayanların üzerine olsun…”
Kadınlarla ilgili bölümde de şunları söyler:
“Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onların namus ve iffetini Allah adına söz vererek helâl edindiniz. Dikkat edin! Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi onların da sizin üzerinizde hakları vardır.”
“Ey insanlar! Yarın beni sizden soracaklar. O zaman ne diyeceksiniz?” deyince ashap, “Allah’ın Risâlet’ini tebliğ ettin, görevini yaptın, bize nasihatte bulundun diye şahitlik ederiz” dediler. Bunun üzerine Resulullah şehadet parmağını semaya doğru kaldırdı, sonra da insanlara doğru çevirip indirerek, “Şahit ol yâ Rab, şahit ol yâ Rab, şahit ol yâ Rab!” diye bitirir…
Bu hitabın tarihi Milâdî 632’dir.
Kadın Hakları Günü olarak kutlanan 5 Aralık tarihinin temeli, Olympe de Gouges’un 1791’deki Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi’ne dayanmaktadır.
İşte bizim ve modern dünyanın Kadın Hakları konusunda çelişkilerinden birisini ortaya koyan iki kaynak: Bir yanda Kur’an ve Hz. Muhammed gerçeği, diğer yanda da 1150 yıl sonra ortaya konan bir bildirge. Acaba Kur’an’ı ve Hz. Muhammed’i anlasaydı insanlık, 1789 Fransız İhtilâli’nden sonra yayınlanan 1791’deki bildirgeye ihtiyaç duyar mıydı insanlık?
Dünyanın gündemine aldığı ve kutladığı bu gün, ülkemizde Mustafa Kemal Atatürk tarafından 5 Aralık 1934 tarihinde “Kadınlara seçme ve seçilme hakkı” tanınmasıyla daha da anlamlı bir gün hâline gelmiştir.
İtalya’da 1945, Fransa’da 1944, Belçika’da 1960, İsviçre’de 1971 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle Türkiye ve Türk kadınları bir anlamda da dünyaya örnek ve öncü olmuştur.
1934 yılından günümüze kadar kadınlarımız, eğitimden sağlığa, yasama, yürütme ve yargıdan iş dünyasına, siyasetten ekonomiye, sanattan spora kadar hayatın her alanında başarıyla görev almışlar ve almaya da devam etmektedirler.
“Kadın Hakları Bildirgesi ve Maddeleri”ni Google’dan okuyabileceğiniz için buraya almıyorum değerli okurlarım. Şu kadarını hatırlatayım: 1. maddede şöyle der:
“Madde I: Kadın özgür doğar ve erkeklerle haklar bakımından eşittir.” İnancın kaynağı da bunu söylememiş mi zaten…
Maslow’un ihtiyaç piramitinde sıraladığı: (Fiziksel ihtiyaçlar / Güvenlik ihtiyacı / Ait olma ve sevgi ihtiyacı / Değerli hissetme ihtiyacı / Kendini gerçekleştirme ihtiyacı) beş basamağın 1. basamağını gerçekleştirmeden diğerlerini inşa edemezsiniz değerli okurlarım.
Osmanlı Devleti’nin çöküş sürecini yaşadığı son üç yüz yılında gittikçe en yukarıdan en aşağıya eriyen ihtiyaç piramitinin dibe vurduğu dönem de 93 Harbi adıyla bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi ile başlayan, 9 Eylül 1922’de noktalanan 40 yıllık savaşlar dönemidir.
Bu bağlamda Mustafa Kemal Atatürk’ü ve Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin değerli oluşu da tam da bu noktadadır. İhtiyaç piramitinin en alt basamağındaki Türk milletini kadınıyla erkeğiyle yeniden ayağa kaldırması ve piramit basamaklarını tırmandırması ve bugünlere getirmesidir.
Kadınların güçlenmesi, toplumun güçlenmesidir. “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kadına verdiği değer, çağdaş haklar ve özgürlükler ile birlikte; siyasi konularda da ön plana çıkmalarının yolunu açan, kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 91. yıl dönümü ve 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü kutlu olsun.”