Fatih Mehmet TURHAN

Fatih Mehmet TURHAN

03 Aralık 2025 Çarşamba

    DİĞER YAZARLARIMIZ

    En Değersiz Şeyimizdir Önemli Olan…

    En Değersiz Şeyimizdir Önemli Olan…
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Pers İmparatoru Kambis, Mısır seferine çıkarken zaferinden emindi. Çünkü bütün kâhinler ittifak halindeydi.
    “Zühre yıldızı” demişlerdi hep bir ağızdan; “İmparatorun burcuna girdi. Mısır’ın fethi yakındı.”

    Öyle de oldu. Kırk gün kırk gece sürer Nil’in yanı başındaki savaş. Ve Mısır düşer.

    Ama önceden müjdelenmiş bu fetih acımasız Pers İmparatoru’na kâfi gelmez.

    Merkiz Kalesi’nin önüne bir otağ kurdurur ve mağlup Mısır Kralı Kısamelutu huzuruna çağırtır. Amacı bellidir: mağlup kralı daha da aşağılamak.

    Muzaffer Pers alayları otağın önünden geçer önce. Ardından mağlup Mısır ordusunun generalleri; başları önde ve yüzlerinde horlanmanın utancı… Generalleri öteki rütbeli askerler izler; süngüsü düşmüş Mısır ordusunun sefil artıkları… Hangi kral bu utanç verici manzara karşısında aşağılanmanın ezikliğini duymaz ki?
    Oysa Mısır Kralı yüzünü kırpmamıştı. Öylesine gururludur, öylesine soğukkanlı… Perişan bir halde önünden geçen ordu sanki kendi ordusu değilmiş gibi.

    Sonra kralın sevgili kızı, Mısır prensesi geçer otağın önünden; beş paralık bir cariye kılığında. Pers ordusunun çirkin bir aşçı yamağı saçlarından tutup sürükler prensesi. Bunu gören Mısır ahalisinin acı çığlığı yeri göğü inletir. Hangi yürek, o güzeller güzeli prensesi böyle bir düşmüşlük içinde görmeye katlanabilir?
    Fakat Mısır kralının kılı dahi kıpırdamamıştır. Bir aşçı yamağının cariyesi olan kız sanki kendi kızı değilmiş gibi…

    Az sonra kralın biricik oğlu, veliaht prens geçer otağın önünden… Kolları bağlı, ayakları prangalı; iki yanında dağ gibi birer Pers askeri. Darağacına doğru sürüklerler veliaht prensi ve hemen oracıkta idam ederler.
    Fakat kral kılını bile kıpırdatmaz. Az önce idam edilen oğul sanki kendi oğlu değilmiş gibi…

    Sonunda hizmetçisi geçer otağın önünden. Mısır Kralı yerden yere atar kendisini. Hizmetçisini zincire vurulmuş görünce acımasızca yumruklar göğsünü, dövündükçe dövünür, iki gözü iki çeşme…

    Pers İmparatoru hem memnundur bu manzaradan hem de hayretler içindedir… Ordusunu, kızını, oğlunu, ülkesini, her şeyini kaybetmiş kral soğukkanlılığını korur da; maiyetinde en değersiz kişinin hizmetçisinin perişanlığını gördüğünde böylesine yıkılmıştır.

    Neden?
    Çünkü insan en değersiz şeyini kaybedince, her şeyi kaybettiğini anlar.

    İdeallerinizi gerçekleştiremiyorsanız, gerçeklerinizi idealleştirin.