Murat GÜLŞAN

Murat GÜLŞAN

14 Aralık 2024 Cumartesi

    Delikanlılık Racunu

    Delikanlılık Racunu
    2

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Unutulan ya da unutturulan delikanlılık raconu aslında hepimiz için uygulanması gereken bir halk kanunudur. Peki, nedir bu delikanlılık raconu? Hemen anlatmaya başlayalım.

    Racon gereği, eşi veya çocukları yanında olan bir erkeğe, hasmı olan bir kişi saygısızlık yapmaz, tuzak kurmaz, yol kesmez. Çünkü aile, eşler ve çocuklar bu durumdan muaftırlar. Hesap, iki kişi arasındaki kavga ya da husumettir. Delikanlı adam, racon gereği görmezden gelir ya da müdahalede bulunmaz. Şimdi ise, özellikle trafikte arabada çocuk ya da eşi varmış fark etmeden küfürler, sopayla saldırmalar görüyoruz. Delikanlılık raconuna göre, hem ailesi varken saldırmış hem de sopasız birine sopayla saldırmış kişi raconu çiğnemiştir.

    Arkadaşının eşine, sözlüsüne, nişanlısına yan gözle bakmak bir yana, mahallede komşu kızına bile yan gözle bakılmaz, aileden biri olarak görülür ve sahip çıkılırdı. Şimdi ise TikTok’ta tanışıp buluşanlar, evliyken birbirlerine kaçıyorlar. Vah ki vah!

    Delikanlılık raconunda otobüste, dolmuşta, trende, metroda kendimizden büyük olan herkese, yaşlı olup olmaması önemli değil, rahatsız olan veya engelli olan herkese yer verilirdi. Bu terbiye ile büyüdük ve yetiştik. Şimdi bakıyorum da, herkes elindeki cep telefonlarına dalmış; ya oyun oynuyorlar, ya film izliyorlar, ya da müzik dinleyip kulaklık takıyorlar ve oralı bile olmuyorlar. Bu yer verme durumu hepimize lazım olan bir durum.

    Birçok kişi bilmez, İslam’da dinimizde nikah üstünlüğü diye bir kavram vardır. Aynı yaşta olsak da bizden önce nikahlanan arkadaşımıza, racon gereği, nikah üstünlüğü olduğundan saygı duyulur ve abi-abla büyüklüğünde değerlendirilirdi. Maalesef bu durum da zaman içinde yok olup gitmiş.

    Racon gereği, devletin kolluk kuvvetlerine el kaldırılmaz, el pençe huzurda durulur ve hüküm neyse herkes razı olurdu. Şimdi ise tehditler, “seni sürdüreceğim, vuracağım” gibi ifadeler, hatta taş atanlar, silahla ateş edenler, arabayı polisin veya jandarmanın üzerine sürenler var. Suç işlemenin bile bir raconu, adabı ve edebi vardı; ama bu aymazlar yüzünden bu racon da yok olup gitti.

    Bir esnafın dükkanına gittiğimizde, içeride kimse yoksa içeri girilmez, dışarıda beklenirdi. Hatta esnaf o dükkandan çıksa, dükkan sahibiyle çıkılır ve racon gereği dışarıda beklenirdi. Aynı şekilde, toplum içinde kalabalık bir ortama selam vererek gelen biri olduğunda, ayağa kalkılır, kişi karşılanır, onunla tokalaşılır ve yer göstererek oturması beklenirdi. Maalesef bu racon da yok olmaya yüz tutmuş durumda.

    Velhasıl, sosyal medya, TikTok gibi platformlar, kabalaşan toplum, bananecilik, vurdumduymazlık ve başka toplumlara özenti, bizleri delikanlılık racon maddelerinden koparmış ve toplum bu güzel değerlerinden uzaklaşarak bu şekli almıştır. Eski Yeşilçam filmlerinde, özellikle Sadri Alışık filmlerinde, bu raconlar tam anlamıyla uygulanmış ve topluma da ince mesajlar verilmiştir. Özlediğimiz ve kaybolmaya yüz tutmuş adetlerimizin geri gelmesi dileğiyle saygılarımı sunuyorum.

    Murat Gülşan