ADAYLARIN MAL VARLIKLARI

ADAYLARIN MAL VARLIKLARI

ABONE OL
28 Mart 2024 09:02
ADAYLARIN MAL VARLIKLARI
4

BEĞENDİM

ABONE OL

Sevgili okurlarım, yine bir seçim daha geldi çattı. Yerel seçimlere bir hafta kaldı ve neredeyse tüm adaylar mal varlıklarını açıkladı, bazı adaylar da tam olarak açıklamadı.

Bir atasözü vardır, “zenginin malı züğürdün çenesini yorar” diye… Amaç burada adayların veya zenginlerin malını mülkünü konuşmak değil tabii ki, ama bir kişi adaysa ve malı mülkü dudak uçuklatıyorsa konuşmakta fayda vardır. Hele de bu siyasi, mevcut belediye başkanı, bürokrat, devlet görevlisi veya vekil ise…

Geçen hafta büyük tartışmalara konu olan, Ankara Keçiören Belediye Başkanı ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Sn. Turgut Altınok ile devam edelim.

Sn. Turgut Altınok mal varlığını geç olsa da, sanırım vatandaşın tepkileri üzerine açıklamak zorunda kaldı. Çünkü birkaç hafta önce bir gazeteci, “Mal varlığınızı neden açıklamıyorsunuz?” sorusuna, “Mal ve mülk Allah’ındır ve bizler emanetçiyiz” demişti. Bu cevap da büyük tepki toplamıştı! Bu kelime de vatandaşın diline düştü, ne kadar emanet var diye…

Sn. Altınok geçen hafta mal varlığını açıkladı ve gerçekten dudak uçuklattı. Çok fazla sayıda arsa, tarla, müstakil ev ve 800 adet küsür daire. Burada eşinin mal varlığı, banka hesapları, ziynet eşyaları, arabaları ve son iki ay içerisinde ne kadar mal mülk satışı veya devrettiği yoktu!

Hatta bir gazetecinin araştırması ve paylaşımında, Turgut Altınok’a ait 660’sı Antalya’da, 183’ü Ankara’da olmak üzere toplam 843 dairenin mülkiyetinin bulunduğu Altınok Gayrimenkul, 2020, 2021, 2022 yıllarında hiç vergi vermediğini dile getirmişti.

Tabii bunlar Ankaralı vatandaşın yanı sıra tüm ülkede merak konusu oldu. Sn. Turgut Altınok mal ve mülkün babadan miras kaldığını, mal varlığında artış değil aksine azaldığını ifade etmişti.

Bizler, mirasın ve mal varlığının ayrıntısını bilemeyiz ama yalan söyleyeceğine de ihtimal vermiyorum ve vermek de istemiyorum doğrusu… Usulsüz bir durum olsaydı, mutlaka yargı müdahale ederdi diye düşünüyorum. Yanlış veya usulsüz bir durum varsa ahirette hesabını da verecektir.

Sn. Turgut Altınok konuşuldu ve gündem oldu ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve aynı zamanda aday olan Sn. Ekrem İmamoğlu’nun mal varlığı bu kadar konuşulmadı mesela, neden peki?

Sn. İmamoğlu da mal varlığını açıkladı ve onun da fazla mal varlığı olduğunu gördük hep beraber… Geçmişten gelen bir zenginlik ve iş insanı olduğu söylendi. Bu zenginlik ve mal varlığı, belediye veya başkanlığı ile alakası var mı? Nasıl bu kadar mal varlığı edindi mesela? Babasının da hâlâ müteahhitlik yaptığı söyleniyor. Yanlış anlaşılmasın, kimseyi suçlamak için söylemiyorum ama bu durumda insanın aklında şüpheler oluşmuyor mu? Sizce de öyle değil mi?

Mesela Sn. Mansur Yavaş Londra’da ev aldığı söyleniyor… Londra’da ev almak kolay değil ve aynı zamanda ucuz da değil. Sn. Yavaş Londra’da ev aldıysa neden orada aldı ve nasıl aldı? Parasının olan kişi istediği yerde ev alabilir diyeceksiniz belki… Tabii ki alır ama bu siyasetçi ise, birçok soru işaretlerini de beraberinde getirir.

Genel olarak söylemek gerekirse, bir siyasetçinin veya bir adayın mal varlığı konuşuluyorsa, diğer adayların da mal varlığı konuşulmalıdır. Tek tarafın konuşulması da adalet ve eşitlik değildir. Burada hiçbir adayı savunmuyorum veya taraf tutmuyorum. Eşit ve adil bir şekilde her adayın konuşulması gerekir diye düşünüyorum.

Bir kişinin mal varlığı çok fazla ise, siyaset yapmaması gerekir diye düşünüyorum. Bu benim düşüncem tabii ki. Siyasete veya bürokrasiye girince, mal varlığı çoğalanlar da ayrı bir konu!

Neden girmesin, her vatandaşın siyaset yapma hakkı var diyeceksiniz belki… Tatbikî her vatandaşın siyaset yapma hakkı vardır ama bir siyasetçi toplumun tüm kesimine hitap edeceği ve temsil edeceği için emekli, dar gelirli, gariban veya yoksul insanları anlayacağını zannetmiyorum. Kendini onun yerine koyacağını düşünmüyorum. Çünkü, zenginin ve fakirin son durağı aynı olsa da dünyaları farklıdır. Tüm zenginleri kast etmiyorum ama zenginlerin büyük çoğunluğu, garibanın durumunu ve neler yaşadığını bilemez, anlayamaz… Fakirin sofrasına oturarak, basına poz vererek siyaset yapılmaz. Zenginin önemsemediği bir konu veya herhangi bir şey, garibanın hayali olabilir mesela.

Yazımı da bu şekilde bitirmek istiyorum. Kişi kim olursa olsun, makamı mevkisi veya konumu ne olursa olsun, içinde Allah korkusu yoksa, merhamet yoksa ve insanlığı yoksa, o kişi her kötülüğü yapabilir.

Önce insanlık…

Murat VİLKEN

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP