İnternetin Çocuklar Üzerindeki Etkileri: AB’nin YouTube ve TikTok’a Sorduğu Sorular
İnternet, günümüzde çocukların eğitim, eğlence, sosyalleşme ve kişisel gelişim için kullandıkları önemli bir araçtır. Ancak, internetin çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri de göz ardı edilemez. Çocuklar, internet ortamında şiddet, taciz, istismar, yanlış bilgi, aşırı tüketim, bağımlılık, gizlilik ihlali ve dijital okuryazarlık eksikliği gibi pek çok riskle karşı karşıyadır. Bu nedenle, internetin çocuklar için güvenli ve faydalı bir kaynak olması için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.
Avrupa Birliği (AB), internetin çocuklar üzerindeki etkilerini düzenlemek ve korumak için çeşitli politika ve yasal girişimlerde bulunmuştur. Bunlardan biri de, 2020 yılında yürürlüğe giren Dijital Hizmetler Yasası (Digital Services Act, DSA) adlı yeni bir çerçevedir. DSA, internet platformlarının içerik yönetimi, şeffaflık, hesap verebilirlik ve kullanıcı hakları konularında daha fazla sorumluluk üstlenmelerini amaçlamaktadır.
AB, DSA kapsamında, internetin en popüler ve etkili platformlarından olan YouTube ve TikTok’a, çocukların güvenliği ve hakları ile ilgili bazı sorular yöneltmiştir. Bu sorular, platformların çocuklara yönelik içerik üretimi, dağıtımı, tüketimi ve etkileşimi konusunda nasıl bir politika ve uygulama izlediklerini ortaya koymayı hedeflemektedir.
AB’nin YouTube ve TikTok’a Sorduğu Sorular
AB, YouTube ve TikTok’a, çocukların güvenliği ve hakları ile ilgili olarak 10 soru sormuştur. Bu sorular şunlardır:
Bu soruların önemi
AB’nin YouTube ve TikTok’a yönelttiği bu sorular, internetin çocuklar üzerindeki etkilerini anlamak, değerlendirmek ve iyileştirmek için önemlidir. Bu sorular, platformların çocuklara yönelik içerik üretimi, dağıtımı, tüketimi ve etkileşimi konusunda nasıl bir vizyon, misyon, strateji, politika ve uygulama izlediklerini göstermektedir. Ayrıca, bu sorular, platformların çocukların güvenliği ve hakları ile ilgili olarak nasıl bir sorumluluk, hesap verebilirlik, şeffaflık ve katılım sağladıklarını ortaya koymaktadır. Bu sorular, platformların çocukların ihtiyaçlarına, beklentilerine, taleplerine ve haklarına nasıl cevap verdiklerini, nasıl fayda sağladıklarını, nasıl riskleri azalttıklarını ve nasıl iyileştirme yaptıklarını da göstermektedir.
Bu soruların cevapları, AB’nin, internetin çocuklar üzerindeki etkilerini düzenlemek ve korumak için daha etkin, verimli, adil ve sürdürülebilir bir politika ve yasal çerçeve oluşturmasına yardımcı olacaktır. Bu soruların cevapları, aynı zamanda, platformların, çocukların çevreleri ile ilgili olarak nasıl bir etki yarattıklarını, nasıl bir değer kattıklarını, nasıl bir sorun çözdüklerini ve nasıl bir fark yarattıklarını da göstermektedir.
Bu soruların cevapları, ayrıca, çocukların, internetin çocuklar üzerindeki etkilerini anlamak, değerlendirmek ve iyileştirmek için daha aktif, bilinçli, eleştirel, yaratıcı ve katılımcı bir rol oynamalarına imkan tanıyacaktır. Bu soruların cevapları, son olarak, çocukların, internetin çocuklar için güvenli ve faydalı bir kaynak olması için daha fazla hak, yetki, sorumluluk, destek ve koruma talep etmelerine ve bunları elde etmelerine olanak sağlayacaktır.
Platformların bu sorulara nasıl cevap verebilecekleri
YouTube ve TikTok, AB’nin sorduğu bu sorulara, platformlarının çocuklara yönelik içerik üretimi, dağıtımı, tüketimi ve etkileşimi konusunda nasıl bir vizyon, misyon, strateji, politika ve uygulama izlediklerini, nasıl bir sorumluluk, hesap verebilirlik, şeffaflık ve katılım sağladıklarını, nasıl bir etki, değer, sorun çözme ve fark yarattıklarını, nasıl bir performans, değerlendirme, geri bildirim ve iyileştirme yaptıklarını, nasıl bir araştırma, inovasyon, geliştirme ve işbirliği yürüttüklerini, nasıl bir zorluk, fırsat, tehdit ve riskle karşı karşıya olduklarını ve nasıl bir değişiklik, iyileştirme, öneri ve talep planladıklarını veya yapmaları gerektiğini açık, somut, veriye dayalı, örnekli, tutarlı ve ikna edici bir şekilde anlatarak cevap verebilirler.
Platformların bu sorulara cevap verirken, çocukların ihtiyaçlarına, beklentilerine, taleplerine ve haklarına nasıl cevap verdiklerini, nasıl fayda sağladıklarını, nasıl riskleri azalttıklarını ve nasıl iyileştirme yaptıklarını göstermeleri önemlidir. Platformların bu sorulara cevap verirken, çocukların güvenliği ve hakları ile ilgili olarak AB’nin ve diğer paydaşların (örneğin, çocuk hakları kuruluşları, eğitim kurumları, medya kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, aileler, akademisyenler, uzmanlar, yasal otoriteler vb.) beklenti, standart, kılavuz, yasa ve düzenlemelerine nasıl uyum sağladıklarını, nasıl işbirliği yaptıklarını ve nasıl katkıda bulunduklarını göstermeleri de önemlidir.
İnternet, çocukların eğitim, eğlence, sosyalleşme ve kişisel gelişim için kullandıkları önemli bir araçtır. Ancak, internetin çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri de göz ardı edilemez. Bu nedenle, internetin çocuklar için güvenli ve faydalı bir kaynak olması için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.
AB, internetin çocuklar üzerindeki etkilerini düzenlemek ve korumak için çeşitli politika ve yasal girişimlerde bulunmuştur. Bunlardan biri de, 2020 yılında yürürlüğe giren Dijital Hizmetler Yasası (Digital Services Act, DSA) adlı yeni bir çerçevedir. DSA, internet platformlarının içerik yönetimi, şeffaflık, hesap verebilirlik ve kullanıcı hakları konularında daha fazla sorumluluk üstlenmelerini amaçlamaktadır.
AB, DSA kapsamında, internetin en popüler ve etkili platformlarından olan YouTube ve TikTok’a, çocukların güvenliği ve hakları ile ilgili bazı sorular yöneltmiştir. Bu sorular, platformların çocuklara yönelik içerik üretimi, dağıtımı, tüketimi ve etkileşimi konusunda nasıl bir politika ve uygulama izlediklerini ortaya koymayı hedeflemektedir. Bu makalede, AB’nin YouTube ve TikTok’a sorduğu soruların neler olduğu, bu soruların önemi ve platformların bu sorulara nasıl cevap verebilecekleri üzerinde durulmuştur.
Bu yazı, internetin çocuklar üzerindeki etkilerini anlamak, değerlendirmek ve iyileştirmek için bir giriş niteliğindedir. Bu konu, daha fazla araştırma, analiz, tartışma ve eylem gerektirmektedir.
Bu konu, aynı zamanda, çocukların, internetin çocuklar için güvenli ve faydalı bir kaynak olması için daha fazla hak, yetki, sorumluluk, destek ve koruma talep etmelerine ve bunları elde etmelerine olanak sağlayan bir konudur.
Bu konu, son olarak, çocukların, internetin çocuklar üzerindeki etkilerini anlamak, değerlendirmek ve iyileştirmek için daha aktif, bilinçli, eleştirel, yaratıcı ve katılımcı bir rol oynamalarını sağlayan bir konudur.
Bu konu, çocukların internetle ilişkilerini şekillendiren ve çocukların internetten faydalanmalarını sağlayan bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi lehlerine kullanmalarını ve interneti kendi geleceklerine yön vermelerini mümkün kılan bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti daha iyi bir dünya yaratmak için kullanmalarını teşvik eden bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti sevmelerini ve internetin de çocukları sevmesini sağlayan bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi hayallerini gerçekleştirmek için kullanmalarını destekleyen bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi mutluluklarını bulmak için kullanmalarını ödüllendiren bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi seslerini duyurmak için kullanmalarını güçlendiren bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi haklarını savunmak için kullanmalarını cesaretlendiren bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi öykülerini anlatmak için kullanmalarını ilham veren bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi hayatlarını yaşamak için kullanmalarını özgürleştiren bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi kendilerine olmak için kullanmalarını onurlandıran bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi kendilerine güvenmek için kullanmalarını saygı duyan bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi kendilerine gelişmek için kullanmalarını takdir eden bir konudur.
Bu konu, çocukların interneti kendi kendilerine sevmek için kullanmalarını sevgiyle karşılayan bir konudur.
Mehmet Uygar KELEŞ
Kaynaklar
: Digital Services Act: ensuring a safe and accountable online environment. (2020, Aralık 15). European Commission. [2]
: Children’s Rights and Business Principles. (2012). UNICEF, UN Global Compact, Save the Children. [3]
: Convention on the Rights of the Child. (1989). United Nations. [4]
: General Comment No. 25 (2021) on children’s rights in relation to the digital environment. (2021). United Nations Committee on the Rights of the Child. [5]
KÖŞE YAZILARI
18 saat önceKÖŞE YAZILARI
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önce