Türkiye’de trafik sigortası primleri artık hasar maliyet endeksiyle belirlenecek. SEDDK’nin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası için duyurduğu endeks uygulaması, 2023 Aralık’ta duyurulmuştu ve bugün itibarıyla hayata geçirildi. SEDDK, ekonomik değişimleri göz önünde bulundurarak, sigortalıların çıkarlarını korumak ve hasar prim dengesini sürdürülebilir hale getirmek amacıyla bu adımı attı.
Bu yeni uygulamada, zorunlu trafik sigortası primlerinin belirlenmesinde asgari ücret, yedek parça, bakım-onarım ve motorlu araçlardaki fiyat değişimleri göz önüne alınacak. Bu, ödenecek prim miktarını etkileyen faktörler arasında aracın modeli, yaşı ve ikamet edilen bölgeyle birlikte endeksi oluşturan fiyat değişimlerinin de yer alacağı anlamına geliyor.
Hasar maliyet endeksinin hesaplanmasında aylık olarak belirlenecek olan unsurlar şöyle: asgari ücret artış oranının yüzde 45’i, yedek parça ve aksesuar fiyat artış oranının yüzde 30’u, motorlu araç fiyat artış oranının yüzde 15’i ve kişisel ulaştırma araçlarının bakım ve onarım fiyat artış oranının yüzde 10’u. Bu endeksle ilgili olarak SEDDK’nin yayımladığı genelge, mayıs ayı için prim artışını en fazla yüzde 3 olarak belirledi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı Özgür Yılmaz, hasar maliyet endeksinde asgari ücret artışının kritik bir unsur olduğunu belirtti. Yılmaz’a göre, hasarlar mevcut asgari ücret düzeyine göre belirleniyor ve bu nedenle asgari ücretteki her artış, hasar onarım fiyatlarına yansıyor. Ancak, hükümetin asgari ücrete zam yapmayacağı açıklaması, hasar maliyet endeksinin artmasını engelleyeceği için zorunlu trafik sigortası primlerinin aşırı yükselmesini beklemiyor.
Yılmaz, trafik sigortalarındaki prim oranlarının sektöre olumsuz etkilerinden bahsederek, kaskoda olduğu gibi serbest tarifeye geçilmesi gerektiğini savundu. Mevcut uygulamanın, kaza yapmayan ve hasarsız sürücülerin bile yüksek primler ödemesine neden olduğunu söyleyen Yılmaz, serbest tarifeye geçilmesiyle sigortalının daha uygun primlerle poliçe alabileceğini ifade etti.
Sektörün serbest tarifeye geçmeden önce yarı serbest tarifeye geçmesi önerisini değerlendiren Yılmaz, devlet tarafından belirlenen bir üst sınırın uygulanmasının daha uygun olabileceğini belirtti. Bu yaklaşımla, sigorta şirketlerinin hasardan kaynaklanan zararı telafi etmek için primlendirmesini belirli bir aralıkta yapabileceği öne sürüldü. Yılmaz, bu çalışmaların, hasar maliyet endeksi uygulamasının serbest tarifeye hazırlık süreci olduğunu düşündüğünü belirtti.
KÖŞE YAZILARI
10 saat önceKÖŞE YAZILARI
10 saat önceKÖŞE YAZILARI
10 saat önceKÖŞE YAZILARI
11 saat önceGENEL
11 saat önceGENEL
11 saat önceSPOR
11 saat önce