İmamoğlu’nun X paylaşımlarını çıktı alıp sokakta dağıtan avukat, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ten hâkim karşısına çıktı: Adını anmak suç mu?
  • Tercüman Gazetesi
  • Politika
  • İmamoğlu’nun X paylaşımlarını çıktı alıp sokakta dağıtan avukat, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ten hâkim karşısına çıktı: Adını anmak suç mu?

İmamoğlu’nun X paylaşımlarını çıktı alıp sokakta dağıtan avukat, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ten hâkim karşısına çıktı: Adını anmak suç mu?

ABONE OL
12 Eylül 2025 01:11
İmamoğlu’nun X paylaşımlarını çıktı alıp sokakta dağıtan avukat, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ten hâkim karşısına çıktı: Adını anmak suç mu?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Avukat Burak Saldıroğlu, bugün “Cumhurbaşkanı’na hakaret”ten hâkim karşısına çıktı. Savunmasında ifadelerinin hakaret kapsamında değerlendirilemeyeceğini belirten Saldıroğlu, “Polislere yönelik söylediğim ‘Erdoğan’ın kulu’ ifadesi de suç değildir. Öte yandan hakkımda verilen yurt dışına çıkış yasağı da hayatımı olumsuz etkilemektedir. Mezun olduğum okul sebebiyle çok sık Almanya’ya gidip gelmekteyim. Bu yasak, hem eğitimim hem de devletin temsili açısından sorun yaratmaktadır” diye konuştu. Saldıroğlu’nun avukatlarından Mehmet Can Seyhan suçun oluşmadığını savunarak, “‘Tayyip’in kulu’ ifadesi benim kafamı karıştırdı. Cumhurbaşkanının adını anmak suç mudur?” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın avukatı Melih Tüfenkci, katılma talebinin ardından, “Korunan hukuki değer cumhurbaşkanılığının saygınlığı olduğundan müvekkil sayın cumhurbaşkanı da Türkiye’nin seçilmiş ilk ve tek cumhurbaşkanı olduğundan daha da korunmaya değer olduğunu düşünüyoruz” dedi. Tüfenkçi’nin katılma talebini kabul eden hâkim, Saldıroğlu’nun yurt dışı çıkış yasağı ve imza zorunluluğu adlî kontrollerinin kaldırılmasına karar verdi. Duruşma 30 Ekim saat 14.00’e erteledi.

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun X hesabının engellenmesinin ardından, İmamoğlu’nun paylaşımlarını çıktı alıp sokaklarda dağıtan ve kendi sosyal medya hesabında paylaşan avukat Burak Saldıroğlu, 92 yaşındaki bir vatandaşın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elini öpmesiyle ilgili bir paylaşımında “Erdoğan aklı yerinde bir insan olsa utana sıkıla iki büklüm olurdu burada” ifadesi nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklanmıştı. Avukat Burak Saldıroğlu, iddianamenin hazırlanmasından bir gün sonra, yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanarak tensiple tahliye edildi. Saldıroğlu’nun “Cumhurbaşkanına hakaret”ten yargılandığı davanın ilk duruşması bugün İstanbul 61. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Saldıroğlu: Sırf tutuklu bulunmam için eski tweetlerim araştırıldı 

Burak Saldıroğlu, mahkemedeki savunmasında şu ifadeleri kullandı:

“Dava konusu soruşturma başka bir suçtan açılmıştı. Ancak sırf tutuklu bulunmam için geçmiş tweetlerim araştırıldı. Örnek olarak şu ifadeyi vereyim: “Erdoğan aklı yerinde bir insan olsaydı.” 

Ben şu an asliye ceza mahkemesinde yargılanıyorum. Fakat yaptığım savunma, ticaret mahkemesi salonunda değerlendiriliyor. Örneğin boşanma davasındaymışım gibi ifade kullansam, bana “Aklın yerinde mi?” diye sorarlar. Bunun üzerine de “Bunun konumuzla ne ilgisi var?” eleştirisi yapılır. Benim paylaşımımda da anlatılmak istenen tam olarak budur. Bu bir hakaret değil, nazik ve kibar bir uyarı niteliğindedir.

Ayrıca polislere yönelik söylediğim “Erdoğan’ın kulu” ifadesi de suç değildir. Bir insanı “kul” olarak nitelendirmek hakaret sayılamaz. Eğer öyle olsaydı, Müslümanların inanç ifadeleri ne olacaktı? Dolayısıyla hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Bu sözler, polise yönelik bir beyan kapsamında dahi değerlendirilemez.

Öte yandan hakkımda verilen yurt dışına çıkış yasağı da hayatımı olumsuz etkilemektedir. Mezun olduğum okul sebebiyle çok sık Almanya’ya gidip gelmekteyim. Bu yasak, hem eğitimim hem de devletin temsili açısından sorun yaratmaktadır.

Ben Türk Alman Üniversitesi’nden mezun oldum bu nedenle çok sık almanyaya gidiyorum. Ayrıca CHP yurt dışı komisyonunda görev alıyorum. Bu yurt dışı çıkış yasağı ülkenin temsili konusunda sorun yaratmaktadır.  

Burada bir asliye ceza mahkemesi yargılaması söz konusu. Ancak ben bir boşanma davası savunması yapıyor olsam aklın yerinde olsa ceza yargılamasına dair bir savunması yaparsın. Bunun konumuzla ne alakası var gibi bir yanıt alırım. Tweet üzerinden yöneltilen suçlama da bu şekilde.”

Söz alan Saldrıoğlu’nun avukatı ifadelerin suç oluşturmadığını belirterek şöyle konuştu:

“Şu anda sanık olarak yer alan kişi sizin de bir meslektaşınız. Partili cumhurbaşkanı maddesi yürürlüğe girdikten sonra kendisinin parti başkanlığı kimliğinden ayırmak giderek zor olmaya başlamıştır. Müvekkilimizin de içinde bulunduğu durum tam olarak bundan kaynaklanan bir durum.

Bu, Burak Saldıroğlu hakkında İmamoğlu’nun tutuklanması üzerinden yaptığı paylaşımlarla açılan bir soruşturma. Ne yazıkki ülkenin bu kadar düşük yargı bağımsızlığı seviyesinde olmasının nedeni tamamen şu anda aynı çatı altında bulunduğumuz Sayın Başsavcıdır. Burada ben başsavcının etkisinin yüksek olduğunu düşünüyorum. Karşınızda olan bu sanık ve ona yöneltilen suçlama olağan süreçlerden çok farklı işemiştir. Hakaretin tanımını çok iyi biliyoruz. Birisinin aklının yerinde olup olmamasının sorgulanması bir problem değil. Bununla ilgili “aklı basmıyor” gibi yargıtay kararları da var.”

Avukat Seyhan: Bu yargılama bir avukat yargılamasıdır

Saldıroğlu’nun avukatlarından Mehmet Can Seyhan, dosyanın özensiz hazırlandığını belirterek şöyle dedi:

“Bu yargılama bir avukat yargılamasıdır. Mehmet Pehlivan’ın ayrıca 84 gündür tutukludur. Bunu da burada belirtmemiz gerekiyor. Dosyanın tek dayanağı kolluk tutanağıdır. Bir soruşturmayı sadece savcı başlayabilir. Ancak mevcut dosyada 8 mayısta bu soruşturmanın polis başlattığını görüyoruz. Bu noktada polise bir talimat yazısı dahi yazılmamıştır. Usulüne uygun bir soruşturma yürütülmemiştir bu nedende elde edilen dosyadan çıkarılması gerekmektedir. Bu nedenle de müvekkilin derhal beraatini talep ediyoruz.

Aleniyet unsurunun nasıl gerçekleştiğini savcılık lütfen bize anlatsın ya da bir çalışma yapılıp ortaya koyulsun. Sayın meslektaşımızın Cumhurbaşkanı hakaret suçu işlediği yönünde anayasa değişikliği sonrası böyle bir durum kalmamıştır.

Yargıya müdahale etmek isteyen adalet bakanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istiyoruz. Müvekkilin avukat olması da göz önünde bulundurularak adli kontrolünün kaldırılmasını istiyoruz”

Avukat Tüfenkçi: Sayın Cumhurbaşkanı, seçilmiş ilk ve tek cumhurbaşkanı olduğundan haysiyeti daha da korunmaya değer

Katılma talebinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Melih Tüfenkci şu ifadeleri kullandı:

“‘Akılsız’, ‘Tayyip’in kulu’ ve sizi ‘FETÖ’cü’ yani ‘terörist’ yapacak’” sözleri Sayın Cumhurbaşkanı’nın şeref onur ve haysiyetini zedeleyici durumdadır. Korunan hukuki değer cumhurbaşkanılığının saygınlığı olduğundan müvekkil sayın cumhurbaşkanı da Türkiye’nin seçilmiş ilk ve tek cumhurbaşkanı olduğundan daha da korunmaya değer olduğunu düşünüyoruz. Sanığın yurtdışındaki bağlantıları olduğunu söylemesi nedeniyle adli kontrollerinin devamını talep ederiz.”

Savcı adli kontrolün devamını istedi; hâkim kaldırdı

Hâkim, sanık avukatlarının; Anayasa Mahkemesi’ne müracaat kapsamındaki taleplerinin reddine, Adalet Bakanlığı’nın dosya içerisine göndermiş olduğu Saldıroğlu’nun tahliye olması durumunda bilgi istemesi ile ilgili suç duyurusunda bulunulması taleplerinin yargılamanın bulunduğu aşama gerekçesiyle reddine karar verdi. Saldıroğlu ve avukatlarının esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunma yapmak üzere süre talebini kabul eden mahkeme, yurt dışı çıkış yasağını da kaldırarak duruşmayı 30 Ekim saat 14.00’e erteledi.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP