Bu resmi 4 bin yıl önceki insanlar çizdi: 30 metre boyunda

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Texas Eyalet Üniversitesi’nden antropoloji profesörü Carolyn Boyd’un da katkıda bulunduğu çalışma, kaya resimlerinin yaklaşık 6 bin yıl önce başladığını ve bin 400 ila bin yıl öncesine kadar sürdüğünü gösteriyor. 

Pecos Nehri stilinde bilinen bu kaya sanatı, kireçtaşı yüzeylere çizilmiş çok renkli ve ayrıntılı insanımsı ve hayvansı figürlerle birlikte, çeşitli simgeler ve anlatılar içeriyor. Boyd’a göre bu sanat eserleri, mitolojik hikâyeleri aktarmanın yanı sıra ritüelleri tanımlıyor ve yaratıcılarının evren anlayışını, yani “kozmovizyonunu” yansıtıyor.

Boyd, kanyonları “175 kuşağın yazdığı yüzlerce kitaptan oluşan kadim bir kütüphane”ye benzeterek, “Bu hikâyeler hâlâ anlatılmaya devam ediyor” diyor. Bazı duvar resimlerinin 30 metre uzunluğa, 6 metre yüksekliğe ulaşması ve yüzlerce ayrıntılı figür içermesi, sanatçıların olağanüstü becerilerini gözler önüne seriyor.

Science Advances dergisinde yayımlanan araştrmaya göre; sanatçıların kimlikleri tam olarak bilinmiyor, ancak göçebe avcı-toplayıcılar oldukları düşünülüyor. Boyd, onların karmaşık bir kozmolojiye ve bu anlayışı görselleştirecek gelişmiş bir ikonografi sistemine sahip olduğunu belirtiyor.

Araştırmada kullanılan iki farklı radyokarbon tarihleme yöntemi sayesinde 12 farklı duvar resmi alanı incelendi. Ekip, bu yöntemleri ilk kez birlikte uygulayarak tarihlendirmeyi güvenilir hale getirdi. Ayrıca, sanatçılar renkli boyaları hep aynı sırayla uygulamış ve bu teknik kural nesiller boyunca korunmuş.

Çalışma, kaya sanatının bu kadar uzun süre aynı stil ve teknikle devam ettirilmesinin, yaratıcılarının evrene bakış açılarında olağanüstü bir tutarlılık olduğunu gösterdiğini ortaya koyuyor. Bu kozmovizyon; yaratılış mitlerini, döngüsel zaman anlayışını ve karmaşık takvim sistemlerini kapsıyor.

Boyd’a göre bu inanç sistemi, daha sonra Aztekler gibi Mezoamerikan uygarlıklarda da görülüyor ve günümüz Meksika’sındaki Huichol halkı gibi topluluklarda hâlâ yaşamaya devam ediyor. Boyd, bu resimlerin “bugün bile yaratım sürecine ve kozmik düzenin korunmasına katılan yaşayan, nefes alan atasal varlıklar” olarak görüldüğünü ifade ediyor.