

Bakan Ersoy, Bakanlığın 2026 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Genel Kurulunda konuştu. Ersoy’un konuşması sırasında muhalefet milletvekilleri Genel Kurul salonunu terk etti. Ersoy, konuşmasında şunları söyledi:
“2025 yılında tüm zamanların ilk 9 aylık gelir rekorunu kırmış bulunuyoruz. 2025 Ocak – Eylül döneminde turizm gelirimiz bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5,7 oranında artarak 50 milyar dolara yükselmiştir. 2017 yılında 83 dolar iken 2024 yılı ilk dokuz ayında yabancı turistlerin kişi başı gecelik harcaması 107 dolara, 2025 yılında ise bu rakam 116 dolar seviyesine yükselmiştir. Yakaladığımız 2024’e göre yüzde 9’luk, 2017’ye göre yüzde 41’lik büyüme, en önemli hedeflerimizden biri olan nitelikli turisti ülkemize çekme noktasında her yıl üstüne koyarak gerçekleştirdiğimiz ilerlemeyi ve istikrarı açıkça göstermektedir. Göreve geldiğimiz 2018 yılından itibaren elde ettiğimiz başarılar, ulusal değil uluslararası ölçektedir. Türkiye, 2017’de dünyanın en çok turist çeken ülkeleri arasında 8’inci sıradaydı. Biz ülkemizi 2024 itibarıyla 4’üncü sıraya taşıdık. Turizm gelirimizde gerçekleştirdiğimiz sıçrama bunun da ötesindedir. Bu alanda 2017’de 15’inci sırada olan ülkemizi, 2024’te 7’nciliğe yükselttik. Turizm geliri artışında yakaladığımız bu ivme ile 64 milyar dolarlık 2025 sonu hedefimizi de yakalayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, milletimizin hizmetkârı olarak çıktığımız bu yolda daha fazlası, daha iyisi için ilerlemeyi sürdüreceğiz.
Belirlediğimiz her yeni hedef için attığımız ilk adım elbette tanıtımdır. TGA koordinasyonunda dünyanın en kapsamlı ve etkili tanıtım kampanyalarını gerçekleştirmeye devam ediyoruz. CNN, BBC, Al Jazeera, Euronews, Bloomberg ve Eurosport gibi global kanallarda özel yayınlar ve reklamlarla dünyanın her tarafına ulaşıyoruz. 2025 yılında ayrıca 39 ülkenin ulusal TV kanallarında 17 ayrı reklam filmimiz ile yer aldık. Günümüz dünyasında ülkeler için dijital görünürlük vazgeçilmezdir. Biz de bu gerçek doğrultusunda; Instagram, TikTok, YouTube, VKontakte gibi 9 farklı sosyal medya platformunda iletişim ve tanıtım çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalar sayesinde Kasım 2025 itibarıyla toplam 21 milyon 200 bin takipçiye ulaşmış durumdayız. YouTube ve TikTok’ta ülke hesapları arasında birinci sırada Instagram’da ise ikinci sırada yer alıyoruz. Go Türkiye, alanında dünyanın lider tanıtım portalıdır. Platformun İstanbul ve Antalya temalı iki mini dizisi toplamda 2,8 milyar görüntülenme sayısı ile Türkiye’nin yaratıcı endüstrilerdeki marka değerini daha da yukarı taşımış; ülke tanıtımında başka bir aşamaya geçmenin de kapısını aralamıştır. Özellikle arkeolojik zenginliğimizin uluslararası tanıtımı da odak noktamızdır. Roma’nın kalbi Kolezyum’da düzenlediğimiz ve 6 milyon kişinin ziyaret ettiği Göbeklitepe sergimiz gerçekten de istisnai bir başarı yakalamıştır. Farklı ülkelerde benzer tanıtım faaliyetlerimizi sürdüreceğiz.
Attığımız tüm adımların neticesini gördüğümüz alanlardan en önemlilerinden birisi de gastronomi. TGA ile 2023 yılında Türkiye’ye getirmeyi başardığımız Dünyanın en prestijli restoran değerlendirme sistemlerinden biri olan Michelin Rehberi’nin 2026 Türkiye seçkisinde toplam 171 restoran yer aldı. 2026 seçkisinde Kapadokya’mızın da ilk kez MICHELIN listesinde yer alacak olmasının sevincini ve haklı gururunu yaşadık. Son açıklanan lezzet duraklarımızla Türkiye’nin Michelin Yıldızlı restoran sayısı 17’ye ulaşmış oldu. Bu tablo, Türkiye’nin gastronomi alanındaki yükselişinin ve dünya çapındaki değerinin güçlü bir göstergesidir.
“Yaklaşık 19 bin konaklama tesisimiz sürdürülebilir turizm belgesi veya sertifikası almış durumdadır”
Sürdürülebilirlik, turizmin geleceğine açılan kapının anahtarıdır. Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) ile yapılan iş birliği çerçevesinde hayata geçirdiğimiz Türkiye Çevresel ve Kültürel Sürdürülebilirlik Programı ile biz bu anahtara artık sahibiz. Yaklaşık 19 bin konaklama tesisimiz sürdürülebilir turizm belgesi veya sertifikası almış durumdadır. En fazla GSTC sertifikalı konaklama tesisine sahip ülke olan Türkiye, bugün bu alanda dünyanın lider, öncü ve örnek ülkesidir. Sürdürülebilirliğin önemli bir unsuru olan, turizmdeki kalitemizi daha yükseğe ve geleceğe taşımak adına sektörün ihtiyaç duyduğu yetişmiş insan kaynağını oluşturmak için de Millî Eğitim Bakanlığı ve YÖK ile ortak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İmzalanan mutabakatlar çerçevesinde, mümkün olan en üst düzey teorik ve pratik donanımı sağlayacak eğitim ve uygulama imkânlarını devlet ve özel sektör iş birliğiyle gençlerimize sunmaktayız. Dünya liginde üst sıralara oynayan Türk turizmi artık dünyaya yönetici ihraç eden bir konuma gelmiştir.
“2026’da 7 tane daha ücretsiz girişli halk plajı açmayı planlıyoruz”
2019 yılında başlattığımız ücretsiz girişli Halk Plajı projeleri, sunduğu yüksek kalitede hizmetlerle vatandaşlarımızın büyük ilgi ve takdirine mazhar olmuştur. Bugün itibarıyla 21 ayrı noktada halk plajı hizmete açmış durumdayız. 2026’da 7 tane daha ücretsiz girişli halk plajı açmayı planlıyoruz. Plajlardan söz açılmışken son olarak ülkemizin Mavi Bayraklı plaj sayısında dünya üçüncüsü olduğunu da hatırlatmak isterim.
“2025 yılı itibarıyla 65 ilde 255 kazı alanına çalışma yapılmaktadır”
Gerek turizm gerekse kültür başlığı altında öncelik ve önem verdiğimiz alanlardan bir tanesi arkeolojidir. 2025 yılı sonunda, Türkiye’de yürütülen yıllık 780 kazı ve araştırma çalışması ile dünyada lider ülke konumundayız. ‘Geleceğe Miras’ projesini, Cumhuriyet tarihinin en büyük arkeolojik seferberliği olarak hayata geçirdik. 2023 yılından bu yana, insanlık tarihine ışık tutan değerlerimizi gün yüzüne çıkartmak ve restorasyonlarla ayağa kaldırmak adına benzeri görülmemiş bir mesai yürütmekteyiz. 2025 yılı itibarıyla 65 ilde 255 kazı alanına çalışma yapılmaktadır. Yabancı heyetlerce yürütülen 29 kazımızı da 12 aylık kazı programına dâhil ederek her birine Türk Koordinatör Kazı Başkanı atadık. Gururla ifade etmek isterim ki bugün yerli ve millî bir Türk arkeolojisi, bütün insanlık tarihini aydınlatacak çalışmalara ev sahipliği yapmaktadır. Kazı ve restorasyon çalışmalarının yanı sıra yine ‘Geleceğe Miras’ projesi kapsamında 17 antik kentimizde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme projelerini tamamladık. 13 noktada da çevre düzenleme uygulamalarını bitirdik. Bu kapsamda, tarihimizin dönüm noktasına şahitlik etmiş olan Bitlis’te, dünyanın en büyük Türk-İslam mezarlığı olma özelliği taşıyan Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı ziyaretçi karşılama merkezinin açılışını 25 Ağustos tarihinde gerçekleştirdik.
Su altı arkeolojisinde de mesaimiz sürüyor. Kemer açıklarında dünyanın en eski ticaret batığında, Datça’da ise Osmanlı İmparatorluğu donanmasından bir gemide kazı çalışmaları yapıyoruz. Bu gemilerden elde edilen bulgular şimdiden önemli dönem verileri sunmaktadır. 7 adet sualtı arkeolojik kazısı ile Türkiye bu alanda dünyada birinci sırada. 15 binden fazla envanterlik buluntunun gün yüzüne çıkarıldığı bütün bu arkeolojik çalışmalar için sadece 2025 yılında ayırdığımız kaynak miktarı 3,5 milyar liradır. Proje kapsamında, ilk 11 aylık süreçte 1.200’den fazla uzmanın, 3.000’den fazla çalışanın istihdam edilmesini sağladık. ‘Türk İslam Dönemi Mezar Taşları ve Kitabeler Ulusal Envanter Projesi’ni 2024 yılında başlatmıştık. İstanbul, Tokat, Diyarbakır ve Denizli’de belirlenen mezar alanlarındaki belgeleme çalışmalarını bu yıl tamamladık. 2026’da da saha çalışmalarını ülke çapında sürdürmeyi öngörüyoruz. Avrupa Birliği ile ortak yürüttüğümüz Sinop Tarihi Cezaevi Restorasyon Projesi de tamamlanmıştır. Cezaevi kompleksi, Sinop ilinin sürdürülebilir kalkınmasına destek sağlayacak bir kültür ve sanat kompleksi halini almıştır.
“Ayasofya’yı hem koruyacağız hem de gelecek nesillere en sağlam şekilde ulaştıracağız”
UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki varlık sayımız 22’ye yükselmiştir. Son olarak 2025 yılında, ‘Sardes Antik Kenti ve Bintepeler Lidya Tümülüsleri’ listeye alınmıştır. 2020 yılında UNESCO Geçici Listesi’ne kaydedilen ‘Zerzevan Kalesi ve Mithraeum’un adaylık dosyası da 2026 yılında değerlendirilmek üzere Dünya Miras Merkezine sunulmuştur. ‘Ankara: Modern Bir Cumhuriyet Başkentinin Planlanması ve İnşası’ ise UNESCO Türkiye Millî Komisyonu iş birliğinde yürüttüğümüz çalışmalar sonucunda UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne eklenmiş ve listedeki varlık sayımız 79 olmuştur. Elbette ecdat yadigarı vakıf eserlerimiz de kültür varlıklarımızla ilgili çalışmalarımızda özel bir yer teşkil etmektedir. Son iki yılda yurt içinde; İstanbul Fatih Beyazıt Camii, İstanbul Fatih Süleymaniye Külliyesi Darüşşifası ve Sıra Odalar başta olmak üzere 166 vakıf kültür varlığının restorasyonlarını tamamladık.
2025 yılının ilk dokuz ayında onarım ve restorasyonunu tamamladığımız eser sayısı 101 adet olup, inşallah yıl sonuna kadar bu sayıyı 121’e çıkarmış olacağız. 2025 yılı içerisinde tarihinde ilk kez Ayasofya-i Kebir Camii Bütüncül Projesini de tamamladık. Olası risklere karşı Ayasofya’yı koruma çalışmalarımız devam etmektedir. Bu kapsamda Ayasofya tarihinin en büyük restorasyon çalışmalarını sürdürdüğümüzü de hatırlatmak isterim. Mimar Sinan’dan bu yana yapılan en kapsamlı restorasyon çalışması ile Ayasofya’yı hem koruyacağız hem de gelecek nesillere en sağlam şekilde ulaştıracağız. Bu noktada bir kez daha tüm restorasyon faaliyetlerimizde bilimsel yöntem ve uygulamalara bağlı kaldığımızı vurgulamayı gerekli görüyorum. Atılacak her adım, alanında uzman akademisyenlerimizin yer aldığı bilim kurullarınca belirlenmekte; yapılan her müdahale ve koruma işlemi kurul kararlarıyla uygulanmaktadır.
“Bu yıl gece müzeciliği kapsamında 600 bin ziyaretçi ağırladık”
‘Gece Müzeciliği’ uygulamamızla bu toprakların benzersiz medeniyet miraslarını, özel olarak tasarlanan aydınlatma sistemleriyle ışıklandırmaktayız. 2024 yılında başlattığımız uygulamaya dâhil edilen müze ve ören yeri sayısı 2025 itibarıyla 27 olmuştur. Oluşturulan etkileyici atmosfer ile ziyaretçilerimize gece saatlerinde, alışılmışın dışında bir ziyaret imkânı ve deneyim sunmaktayız. Bunun geri dönüşünü de çok güçlü şekilde aldık ve bu yıl gece müzeciliği kapsamında 600 bin ziyaretçi ağırladık. Müze ve ören yerlerimize yönelik inşa ve ihya çalışmalarımıza da yoğun şekilde devam ediyoruz. 2025 yılında toplam 95 işi tamamladık. Bunlardan 30 adeti proje yapımı, 65 adeti de yeni müze binası çalışmasıdır. Halihazırda devam ettirdiğimiz 190 iş bulunmaktadır. Tüm bu işler için kullandığımız ödenek miktarı ise yaklaşık 6 milyar TL olmuştur.
“Depremden etkilenen illerde restorasyon sürüyor”
Asrın felaketinden etkilenen illerimizde öncelikli olarak yürüttüğümüz restorasyon, onarım ve ihya çalışmalarımızı da kesintisiz olarak sürdürüyoruz. Hatay’da Eski Meclis Binası ve Gastronomi Binalarındaki restorasyon çalışmaları ile Kurtuluş Caddesinin tarihi dokusunu ayağa kaldırmak amacıyla başlatılan kentsel tasarım uygulamalarının 1. etabı tamamlanmıştır. 2. etap çalışmalarını da inşallah 2026 yılı başında tamamlamış olacağız. Tarihi Meclis binamızı aslına uygun olarak yeniden inşa ettik ve şimdi onu sanatla işlevlendireceğiz. Bu özel yapıyı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğümüze bağlı yerleşik bir sahne olarak hayata yeniden dâhil edeceğimiz bilgisini sizlerle paylaşmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.
Sizlerin de malumu olduğu üzere Bakanlığımızca, özel mülkiyetteki kültür varlıklarının korunması noktasında Mayıs 2023’de bir yönetmelik değişikliği yaptık. Söz konusu değişiklikle afet bölgesinde proje yardımı üst limitini 5 kat, uygulama yardımı üst limitini ise 10 kat arttırdık. Bu kapsamda 2025 yılında 1,5 Milyar TL ödenek ayırdık. 2026 yılında da bu yardımlara devam edeceğiz. Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nin restorasyon çalışmalarında da sona yaklaştık. Söz verdiğimiz gibi hafıza müzesi, tiyatro salonu, konferans salonu, atölyeler, kütüphane, arkeoloji müzesi ve açık hava etkinlik alanlarını içeren bir kompleks olarak 2026 yılı içerisinde vatandaşlarımızın ziyaretine açacağız.
Yenileme çalışmaları devam eden Antalya Müzemizi de 2026 yılında halkımızla buluşturacağız. Gerekli görülen ihtiyaçlara cevap verecek şekilde gerçekleştirilen modern düzenlemeler, müzemizde çok daha fazla eserin sergilenmesini mümkün kılacak; depoda korunan çok sayıda eser ziyaretçilerin ilgisine sunulacaktır. Zira yeni Antalya Müzesi’nde kapalı alan 9 bin 500 metrekareden tam 19 bin 500 metrekareye çıkarılmaktadır. Kapalı alandaki bu iki kattan fazla artışa ek olarak müzemizin açık alanı da 23 bin metrekare olacak şekilde güncellenmektedir. Sonuç olarak 4 bin 172 metrekarelik mevcut sergi alanı, %164’lük bir artışla 11 bin metrekareye yükseltilmektedir. Bu muazzam kapasitesi ve çağdaş yüzüyle müzemizin Antalya’nın odak noktalarından biri olacağına inanıyorum.
İstanbul’da ise, dünya kültür ve endüstri mirasının nadide örneklerinden olan Haydarpaşa ve Sirkeci garlarının dönüşüm süreci devam etmektedir. Bilim Kurulu eşliğinde, uluslararası restorasyon ilkeleri doğrultusunda yürütülen bu sürecin sonunda bölgeyi kültürün ve sanatın merkezi haline getirmiş olacağız. Tarihi gar sahalarımız; müze, kütüphane, sergi ve fuar alanları, tiyatro salonu, açık hava müzesi, atölyeler, eğitim birimleri ve arkeopark ile 7’den 70’e toplumun her kesimine, turizmin başkenti İstanbul’a hitap edecek bir komplekse dönüşecek. Tren taşımacılığı sürerken Anadolu Yakası’nın ilk Arkeoloji Müzesi’ni de Haydarpaşa’da açacağız. Tarihi binaların restorasyonunu, millet bahçesini, sergi alanlarını ve arkeoloji müzesini kapsayan ilk etabın açılışını, 2026 yılı içerisinde yapmayı planlıyoruz.
“Kültür varlığı kaçakçılığıyla ciddi bir mücadele yürütmekteyiz”
Bir yandan kültür varlıklarımızın ihya, inşa ve işlevlendirme çalışmalarına devam ederken bir yandan da kültür varlığı kaçakçılığıyla ciddi bir mücadele yürütmekteyiz. Gerek hukuki çalışmalarla gerekse uluslararası iş birliği anlaşmaları ile kültür varlığı kaçakçılığıyla mücadeledeki kararlılığımız ve elde ettiğimiz muazzam sonuçlar diğer ülkeler için örnek teşkil etmektedir. 2025 yılında yurt dışından iadesini sağladığımız 180 eser ile birlikte 2002-2025 yılları arasında yurt dışından getirilen eser sayısı 13 bin 448’e ulaşmıştır. Bunların 9 bin 133’ü ise 2018 yılı sonrasında ülkemize kazandırılmıştır. 2025 yılı itibarıyla 217 müze, 146 düzenlenmiş ören yeri ile hizmet vermekteyiz. 2025 yılı Kasım ayı sonu itibarı ile Bakanlığımıza bağlı müze ve ören yerlerini yaklaşık 31 milyon 750 bin kişi ziyaret etmiştir. Ayrıca Bakanlığımız denetiminde faaliyet gösteren özel müze sayısı 448’e; bu müzelerdeki kayıtlı eser sayısı ise toplam 285 bin 348’e ulaşmıştır.
Vakıf eserlerine yönelik restorasyon ve ihya faaliyetleri çalışmalarımızın sadece bir yönü. Elbette bir yandan da vakıf senedi gereklerini yerine getiriyor, vakfedenlerin iradelerine uygun olarak hayır işlerini sürdürüyoruz. Bu doğrultuda her ay düzenli olarak 75 binin üzerinde aileye gıda yardımı yapılmaktadır. Ayrıca 2025 yılında 7 bin kişiye aylık bağlanmış ve 50 bin öğrencimize karşılıksız burs verilmiştir. Yine vakfiyelerimizdeki hayır şartları doğrultusunda Ramazan ayında 2,5 milyon öğün iftar yemeği verilmiş, dini bayramlarda 44 bin öksüz ve yetim çocuğumuza bayramlık kıyafet ve ayakkabı hediye edilmiştir. İhtiyaç sahibi ailelerden 2 bin 325 çocuğumuzun ise sünnet ettirilmesi sağlanarak kendilerine hediyeler verilmiştir. Osmanlı mirası aşevi geleneğimizi de sürdürmekteyiz. 2024 yılı içerisinde aşevlerimizin sayısını 4’e çıkarmıştık bu sayı bu yıl 5’e çıktı, inşallah 2026 yılında da yediye çıkacak.
“Kültür Yolu Festivaline ev sahipliği yapan şehir sayımız 20’ye çıktı”
2025 yılında; Manisa, Kayseri, Mardin ve Malatya’nın eklenmesiyle Türkiye Kültür Yolu Festivaline ev sahipliği yapan şehir sayımız 20’ye çıkmıştır. Festivalimiz; her yıl ülkemizden ve dünyadan farklı sanatçılar ve sanat kurumlarının dâhil olmasıyla kültür-sanat çatısının kapsamını ve eşsiz zenginlikteki bu çatı altında buluşturduğu insan sayısını katlayarak büyütmektedir. Beş yıl önce “Kültür ve Sanatla Bütünleşmiş Bir Turizm” vizyonuyla hayata geçirdiğimiz Türkiye Kültür Yolu Festivali, kapsadığı alan ve katılımcı sayısı ile bugün dünyanın en büyük festivali konumuna gelmiştir. Geride kalan festival yılında, 180 gün süren toplam festival süresince yaklaşık 10 bin etkinlikte 50 binden fazla sanatçı yer aldı. 587 konser, 4 bin 346 sergi, 1052 atölye sanatseverlerle buluştu. Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğümüz, geleneksel el sanatlarımızın yaşatılması ve aktarılması için 2025 yılında 1158 kursiyere eğitim vermiştir.
Bugün Türkiye, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listeleri’ndeki Son olarak Antep işinin de eklenmesiyle 32 kültürel değeriyle en çok unsur kaydettiren 2. ülke konumundadır. Somut Olmayan Kültürel Miras Türkiye Ulusal Envanterine ise 367 yaşayan kültür değerimiz kayıt edilmiştir. Kayıtlı Yaşayan İnsan Hazinemizin sayısı ise 102’ye yükselmiştir. Yüzlerce yıllık birikimi olan Somut Olmayan Kültürel Mirasımızı ‘Yaşayan Miras Festivalleri’ ile de sahiplenmekteyiz.Festivallerimizi bu yıl 10 ilimizde gerçekleştirdik ve 2026 yılında il sayımızı 15’e çıkaracağız. ‘Bir Anadolu Şenliği’ ise Terörsüz Türkiye faaliyetleri kapsamında, bu toprakların birlik ve beraberlik iradesinin altına attığımız bir kültür-sanat imzasıdır. 22 Ağustos’ta Hakkari’de başlayan şenlik, sırasıyla Tunceli, Şırnak, Bingöl ve Bitlis’te gerçekleştirilmiştir.
“1300’den fazla çağdaş kütüphanemizin çatısı altında kütüphanecilik hizmetini sürdürmekteyiz”
Bakanlık olarak; mekânsal ve işlevsel geliştirmelere, hizmet içeriklerini zenginleştirmeye devam ettiğimiz 1300’den fazla çağdaş kütüphanemizin çatısı altında kütüphanecilik hizmetini sürdürmekteyiz. Attığımız bu adımlar; kullanım istatistiklerinde ve kitap varlıklarında tarihi rekorlar olarak bize geri dönmektedir. 2025 yılında güncel üye sayımızı 7,6 milyona çıkardık. Kitap sayımızı ise yıl sonunda 26,4 milyona çıkaracağız. Kütüphane kullanım alanı ve oturma kapasitesinde de durum farklı değildir. 2026 yılı hedefimizi kütüphane kullanım alanını 1 milyon metrekarenin, oturma kapasitesini ise 200 bin kişinin üzerine çıkarmak olarak belirledik. Ülkemize kazandıracağımız yeni kütüphanelerle birlikte bu ciddi hedeflere ulaşacağımızdan şüphemiz yoktur. Zira son 8 yıl içinde toplam kütüphane kullanım alanını 325 bin metrekare seviyesinden yaklaşık 800 bin metrekareye; oturma kapasitesini de 94 binden 150 bine yükseltmiş bulunuyoruz. Aynı dönemde 221 yeni kütüphaneyi hizmete alırken 320 kütüphanemizi de yeniden yapılandırdık. 2025 yılı itibarıyla yeniden yapılandırma, sıfırdan inşa ve restorasyon çalışmaları devam eden 92 kütüphanemiz bulunmaktadır. Yapay zekâ başta olmak üzere değişen ve dönüşen dünyanın gereklerine cevap verecek şekilde yeni teknolojik imkânları da dijital kütüphane hizmetleri, otomasyon ve yazılım altyapıları alanlarına adapte ediyoruz.
“Dijital nüshasını araştırmacıların hizmetine sunduğumuz eser sayımız 2025 yılı itibarıyla 456 bin 753’e ulaşmıştır”
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığımız bu alanda hizmet veren dünyadaki en büyük kuruluştur. Kaynak olma vasıfları ve eşsiz değerleriyle bünyesinde 760 bini aşkın yazma ve nadir matbu eser muhafaza etmektedir. Bu eser varlığı, İslam ve Türk-İslam tarihinin bütün asırlarının; siyasi, kültürel ve etki coğrafyasının en büyük entelektüel hafızasını oluşturmaktadır. Bu hafızanın korunmasını ve geleceğe eksiksiz ulaşmasını teminat altına almak için dijitalleştirme çalışmalarımızı da aralıksız sürdürüyoruz. Dijital nüshasını araştırmacıların hizmetine sunduğumuz eser sayımız 2025 yılı itibarıyla 456 bin 753’e ulaşmıştır. Alan Başkanlığı uygulamalarımız ile Çanakkale, Kapadokya ve Uludağ’da yetki karmaşasını ortadan kaldırarak, söz konusu bölgelerin kültür ve turizm potansiyelini hizmet ve faydaya dönüştüren ciddi bir değişim gerçekleştirdik. Çanakkale Tarihi Alanı’nı, gerek yurt içinden gerekse yurt dışından olmak üzere yaklaşık 5 milyon ziyaretçi ağırlayan dünyanın en iyi korunmuş savaş alanlarından biri haline getirdik. Çalışmalarımızın neticesinde 15 şehitlik daha tespit ettik. Hamdolsun şu ana kadar bu şehitliklerin de 8 tanesi ihya edilmiştir.
“Kapadokya’daki 1134 kaçak yapı ortadan kaldırıldı”
Kapadokya Alan Başkanlığımız, bölgenin tarihi ve kültürel dokusuna zarar veren kaçak yapılaşmaya tam anlamıyla neşter vurmuştur. Yürütülen etkin mücadele ile Kapadokya’daki 1134 kaçak yapı ortadan kaldırılmıştır. Bölgenin en özel değerleri olan peribacalarından 7 tanesine de restorasyon ve onarım müdahalesi yapılmıştır. İkisi tamamlanmış olup, 5 çalışmamız titizlikle sürdürülmektedir. Başkanlığımız, kuruluşundan bugüne geçen 6 yıllık süreçte bölgedeki 288 adet doğal ve kültürel taşınmazı da tescilleyerek koruma altına almıştır. Yine doğal dokunun korunması hedefiyle bölgedeki tüm vadilerimizde kapsamlı bir temizlik ve bakım seferberliği başlatmış bulunuyoruz. Uludağ özelinde de Alan Başkanlığımız, yaşanan problemlerin hızla çözümüne odaklanarak bölgenin korunması ve geliştirilmesi için adımların bir an önce atılmasına ön ayak olmakta; sürdürülebilirliği önceleyerek, Uludağ’ın doğal ve turistik değerlerinin doğru şekilde yönetilmesi için faaliyetlerine devam etmektedir.
“Türkiye genelinde 515 cemevimizin bakım-onarım ve tefrişatı tamamlanmıştır”
Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ilerlediğimiz Türkiye Yüzyılı hedeflerini gerçekleştirmek için toplumsal barışın, birlik ve beraberliğin pekiştirilmesi elzemdir. Bakanlık olarak bu yolda da üzerimize düşeni yapmaya kararlıyız. 2022 yılında kurulan Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığımız işte bu kararlılığın bir neticesidir. Başkanlığımız için; cemevlerimizin fiziki ihtiyaçlarının karşılanmasından inanç ve kültür hayatımızı bilim, sanat ve eğitimle buluşturmaya ve gelecek kuşaklara aktarmaya kadar uzanan ciddi hedef ve görevler belirlenmiştir. Kuruluşunu takiben bu doğrultuda yapılan çalışmalarla; 111’i deprem bölgesinde olmak üzere, Türkiye genelinde 515 cemevimizin bakım-onarım ve tefrişatı tamamlanmıştır. İlgili 380 süreç devam etmektedir. Bugün itibarıyla 1.073 cemevimizin aydınlatma giderleri Bakanlığımızca karşılanmaktadır. Kaygusuz Abdal Alevilik-Bektaşilik Kütüphanesi hizmete açılmış; cemevlerinde kütüphane birimleri kurulmak üzere 27 bin kitap temin edilip şu ana kadar 14 bin kitap dağıtılmıştır. 2025 yılı içinde 86 kültürel etkinlik düzenlenmiş, 193 cemevi ve STK’nın faaliyetlerine katkı sağlanmıştır.
Türkiye’nin en büyük sanat kurumu olan Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğümüz, 2024-2025 tiyatro sezonunda 99’u yerli, 138’i yabancı olmak üzere toplam 237 oyun sahnelemiştir. Gerçekleştirilen 6 bin 676 temsil ile 2 milyon 269 bin rekor seyirciye ulaşmıştır. Hatay’da Eski Meclis Binasının yerleşik bir tiyatro sahnesine dönüştürüldüğünü biraz önce açıklamıştım. Benzer şekilde Kars’ta da yeni bir sahneyi hizmete alacağız. Şehrimizin kültür- sanat kimliğine ve insanımızın sosyal hayatına yeni bir değer kazandırmış olacağız. Devlet Tiyatrolarımızın bu muazzam sanat yolculuğunun yanında özel tiyatrolarımızın da mümkün olan en güçlü şekilde şehirlerimizin sanat ikliminde yerini almasını istiyor ve bunu önemsiyoruz. Bu doğrultuda 2025-2026 sanat sezonunda Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğümüz eliyle; 236 profesyonel, 65 çocuk oyunu ve 78 geleneksel olmak üzere 379 özel tiyatro projesine toplam 97 milyon 216 bin lira destek sağladık.
“2025 yılında sinema sektörüne sağladığımız destek 490 milyon 894 bin liraya ulaşmıştır”
Devlet Opera ve Balemiz de kendiyle yarışmaya, kendini aşmaya devam etmektedir. Önce 2023-2024, ardından da 2024-2025 sanat sezonunda izleyici ve temsil sayısında rekor sayılara ulaşılmıştır. Dünya prömiyerlerine de ev sahipliği yaptığımız 2024-25 sanat sezonunda tam 44 yeni prömiyer gerçekleştirilmiş ve çok önem verdiğimiz yerli sanat üretiminin gereği yerine getirilerek, daha önce hiç sahnelenmemiş Türk eserleri repertuvarımıza kazandırılmıştır. Ahmed Adnan Saygun’un ‘Gılgamış Destanı’, Cemal Reşit Rey’in “Çelebi” operası ve “Deli Dolu” opereti gibi değerli eserler gün yüzüne çıkarılmıştır. Nitelikli sinema eserlerinin üretimini teşvik etmekten film mirasımızı korumaya, ülkemizi bir çekim platosu haline getirmekten sinema kültürünü geniş kitlelere ulaştırmaya kadar belirlediğimiz her bir hedefe kararlılıkla ilerliyoruz. Yurt içi ve yurt dışında sinema alanında gerçekleştirilen etkinlik ve projelere sunduğumuz desteklerle birlikte 2025 yılında sinema sektörüne sağladığımız destek 490 milyon 894 bin liraya ulaşmıştır.
Bakanlık olarak, telif hakları alanında şahıslardan kurumlara, konunun İlgili taraflarını ortak paydada buluşturarak kemikleşmiş sorunları ortadan kaldırdık. Konaklama tesislerinde ve gastronomi sektöründe müzik lisansı noktasında attığımız adımlar 40 yıllık hukuki ihtilafları sonlandırmıştır. Bu uygulamalarla hem hak kaybının önünü kestik hem de telif hakkı sahiplerini temsil eden meslek birliklerinin 2024 yılı gelirlerini, 2023’e göre yüzde 90 oranında artırarak 2,2 milyar TL’yi aştık. Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğünün memur ve işçi kadrolarında bulunup Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüklerimize bağlı birimlerde görev yapan personelin sanatçı kadrolarına geçiş maddesini içeren kanun teklifi, Meclis Genel Kurulumuzda kabul edilerek kanunlaşmıştır. Hayırlı olsun.
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumumuz düzenlediği 172 bilimsel etkinlik, hayata geçirdiği 39 proje ve yayımladığı 202 eser ile son derece yoğun bir yılı geride bırakmıştır. Bu dönemde 105 bin 202 eseri ücretsiz dağıtmış ve 1.474 öğrencimize de burs sağlamıştır. Yüksek Kurumumuz, ‘Türk Kültürü Kongresi’nin onuncusunu bu yıl gerçekleştirmiş olup 2026 yılında da ‘Türk Tarih Kongresi’nin yirmincisini düzenlemek için çalışmalarına başlamıştır. Yine 2026 yılında Yüksek Kurum çatısı altında ‘Türk Dil Şurası’nı toplayacak ve Türkçedeki gelişmeleri, tüm kesimlerim katılımıyla masaya yatıracağız. Sizlerin de malumu olduğu üzere dünya barışına, uluslararası dostluk ve iyi niyetin geliştirilmesine hizmet eden gerçek ve tüzel kişilere “Atatürk Uluslararası Barış Ödülü” vermekteyiz. 2025 yılında ödülün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sayın António Guterres’e verilmesi kararlaştırılmıştır. Bu ödül Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesini temsil eden bir Devlet ödülü niteliği taşımaktadır. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasını yaşatmak ve geleceğe aktarmak adına hayata geçirdiğimiz Atatürk Ansiklopedisi, çevrim içi olarak hizmete almamızın üzerinden geçen yaklaşık 5 yıllık süreçte 12 milyonun üzerinde kişi tarafından ziyaret edilmiştir. Bu eşsiz literatüre bugüne kadar tam 1.379 madde yüklenmiştir. Oluşturduğumuz bu muazzam Atatürk veri tabanı ile Türkiye’nin dijital bilgi altyapısına büyük bir değer kazandırmış olmanın gururunu yaşıyoruz.
“15 bine yakın Türkiye Burslusu, yükseköğretim kurumlarımızda eğitimlerini sürdürmektedir”
Yunus Emre Enstitümüz, 69 ülkede 93 yurt dışı temsilciliği ile ülkemizin yumuşak güç potansiyelini etkin bir biçimde kullanmaktadır. Ülkemizin izlemekte olduğu aktif dış politika ve hayata geçirdiği başarılı hamleler neticesinde Türkçeye olan talep de artmıştır. Bu talebe cevap veren Enstitümüz, 2025 yılında yüz yüze ve çevrim içi Türkçe kurslarıyla 25 bin 966 kişiye ulaşmıştır. “Tercihim Türkçe Projesi” ile de farklı ülkelerdeki okullarda Türkçenin seçmeli veya zorunlu yabancı dil olarak okutulmasına yönelik çalışmalar yürüterek çocuklara Türkçe öğretme noktasında da güçlü adımlar atmaktadır. 2025 yılında toplamda da 54 bin 555 öğrenciye Türkçe öğretilmesi sağlanmıştır. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığımız, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Türk Diaspora Forumu’nu düzenlemektedir. Bugün başlayan bu önemli organizasyonda Türk diasporasının farklı alanlardan temsilcileri diasporamızın 60 yılı aşkın birikimini görünür kılmak, iş birliğini güçlendirmek ve önümüzdeki on yıllara ilişkin perspektifler geliştirmek üzere farklı fikir ve konuları masaya yatıracaklar. Bir yandan da Türkiye Burslarımız ile gençlerin hayatına dokunmayı, ülkelerimiz arasında gönül köprüleri kurmayı sürdürüyoruz. Bugün lisans ve lisansüstü düzeylerde 15 bine yakın Türkiye Burslusu, yükseköğretim kurumlarımızda eğitimlerini sürdürmektedir.
TİKA, kurulduğu 1992 yılından bu yana 5 kıtada 170’den fazla ülkede 33 bin proje gerçekleştirmiştir. Başta ekonomik, sosyal ve kültürel iş birliği olmak üzere yürütülen bu uluslararası mesai ikili ilişkilerin her alanda gelişimine imkân sunmuştur. Türkiye’nin dış politikasında aktif rol oynayan TİKA 2025 yılında, muhtelif sektörlerde 1500’e yakın proje ve faaliyet gerçekleştirmiş; binlerce kamu personeli için mesleki eğitimler düzenleyerek ülkemizin sektörel uzmanlıkları ve kurumsal tecrübesini paylaşmıştır. Yine bu yıl içerisinde, tarihimiz açısından manevi değeri tartışılmaz bir eser olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Selanik’teki evinin müze restorasyonunu tamamladık. Buna ek olarak Bosna-Hersek Srebrenitsa’da, Potoçari Soykırım Kurbanlarını Anma Merkezi Müzesi projesini de tamamlayarak hafızalara silinmez şekilde bir insanlık notu düştük. Tamamladığımız bir diğer çalışma da Naim Süleymanoğlu’nun Bulgaristan Mestanlı’daki evine yönelik gerçekleştirdiğimiz restorasyon ve müzeye dönüştürme projesi olmuştur. Moğolistan’da Bilge Tonyukuk Müzesi İnşa Edilmesi Projesi’nde ise taşlar yerine konulmuş ve projede müze kısmına geçilmiştir.
Ne olmuştu?
Bolu yangınıyla ilgili öncelikle Kartalkaya’da hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Benim de iki evladım var; evlatlarını, ailelerini kaybedenler oldu. Bu talihsiz bir acıdır. Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından yangının ardından 16 Nisan 2025 tarihinde birinci teftiş ve 17 Haziran 2025 tarihinde yapılan ikinci teftiş sonuçlarına rağmen Bakanlık olarak bürokratlarımız hakkında Danıştay’ın aldığı karardan çok daha önce soruşturma izni verdik. ‘Soruşturma izni verilmediği’ söylemi gerçeği yansıtmamaktadır. Yargı süreci devam etmektedir.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 2026 bütçe teklifi 3 milyar 373 milyon 876 bin liradır. Üst kurula dair gelecek soruları cevaplamaktan memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim. Sayıştay Başkanlığı tarafından yüce Meclis’e sunulan, bakanlığımıza ait 2024 yılı denetim raporlarında yer alan bulguların ağırlıklı olarak usule ilişkin hatalardan kaynaklandığını görmekteyiz. Elbette milletin emanetini taşıyan bir makamda hatanın küçüğü büyüğü söz konusu değildir. Dolayısıyla bu hataların giderilmesi için ilgili bakanlık birimlerimiz ivedilikle talimatlandırılmış ve gerekli işlemlerde son aşamaya gelinmiştir. Bakanlığımızı denetleyen tüm denetçilere titiz ve özverili çalışmaları için teşekkür ediyorum. 2026 yılı bütçemiz, bakanlık ve ilgili kuruluşlarımız dahil olmak üzere 69 milyar 999 milyon 818 bin lira olarak öngörülmektedir. Bu bütçenin 51 milyar 734 milyon 616 bin lirası cari bütçe, 18 milyar 266 milyon 202 bin lirası ise yatırım bütçesi olarak öngörülmüştür. 2026 yılı bütçemizin hayırlı olmasını diliyor, yüce Meclis’i saygıyla selamlıyorum”
YAZILAR
7 saat önceYAZILAR
7 saat önceYAZILAR
16 saat önceYAZILAR
17 saat önceDÜNYA
17 saat önceDÜNYA
17 saat önceDÜNYA
17 saat önce