

Yapay zeka araçları artık tüp bebek tedavisi için en umut verici embriyoların seçilmesine yardımcı olabiliyor.
Ancak uzmanlar bazı etik endişeler konusunda uyarıyor.
Tüp bebek gibi yöntemler, çocuk sahibi olmakta zorlanan ebeveynler için her yıl dünya genelinde milyonlarca bebeğin doğmasına olanak tanıyor. Bununla birlikte, laboratuvarda bir yumurtanın spermle döllenmesiyle embriyo oluşturulmasını içeren bu yöntemin başarı oranı büyük ölçüde değişebiliyor ve yaş ilerledikçe düşüyor.
Şimdi, ilk tüp bebek çocuğun doğmasından neredeyse 50 yıl sonra, Fransız doktor Nathalie Massin, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Yapay zekâ, daha iyi embriyolar seçmemize ya da en azından embriyonun tutunma potansiyelini belirlememize yardımcı olmak için artık burada” dedi.
Kameranın kaydettiği; embriyonun şekli, simetrisi ve hücre bölünmesi gibi veriler daha önce yalnızca sınırlı ölçüde kullanılıyordu.
Ancak makine öğrenmesi gibi yapay zeka kullanan araçların, doktorların başarılı şekilde yerleştirilme veya daha sonra kullanılmak üzere dondurulma ihtimali en yüksek olan embriyoları seçmesine yardımcı olduğu gösterildi.
Bu sayede, düşükle sonuçlanma ihtimali yüksek anormalliklere sahip embriyoların baştan elenmesiyle, umutlu ebeveynler için maliyetli tüp bebek denemelerinin sayısı azalabilecek.
Yapay zeka araçları bunu embriyoya müdahale etmeden yapabildiği için, genetiği değiştirilmiş “tasarım bebekler” endişesiyle doğrudan bağlantılı değil.
Yapay zekadan yararlanan araçlar, yumurta toplama öncesinde hormon enjeksiyonlarının zamanlaması ve dozajının ayarlanmasına da yardımcı olabiliyor ve düşük sperm sayısına sahip örneklerde sperm bulunma ihtimalini artırabiliyor.
Fransa Biyotıp Ajansı’nın yardımcı üreme teknolojileri (ART) birimi başkanı Anne-Claire Lepretre, AFP’ye yaptığı açıklamada, algoritmaların doğru verileri kullandığından emin olmak için test edildiğini söyledi.
Lepretre ayrıca, “Ne yazık ki ART her zaman ilk denemede işe yaramıyor” diyerek, başarısız bir girişimden elde edilen çok sayıda bilginin gelecekte başarı şansını artırmak için yapay zeka modellerine aktarılabildiğini belirtti.
Lepretre, bu tür “kişiselleştirilmiş” desteklerin, uzun, karmaşık ve çoğu zaman psikolojik olarak zor olan bu süreçlerde umutlu ebeveynler için duygusal iniş çıkıştan kaçınmayı sağlayabileceğini söyledi.
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde biyoetik uzmanı olan ve bu uygulamaya ilişkin yakın tarihli bir derlemeye liderlik eden Julian Koplin, “Yapay zekanın embriyo seçiminde kullanılması, bilgisayar algoritmalarının dünyaya hangi çocukların geleceği konusunda karar vermeye başlaması anlamına geliyor” dedi.
Koplin, “Bazı hastaların, hangi çocuklara sahip olacakları konusunda yapay zekanın karar vermesine yönelik gerçek ahlaki itirazları olabileceğini savunuyoruz. Bu nedenle, yapay zekânın kullanımı konusunda bilgilendirilmeli ve ideal olarak bu uygulamadan vazgeçebilme hakları olmalı” ifadelerini kullandı.
YAZILAR
Az önceGENEL
Az önceSPOR
Az önceSPOR
Az önceSPOR
Az önceDÜNYA
Az önceGENEL
Az önce