11. Yargı Paketi: LGBTİ+'lara yönelik düzenleme taslaktan çıkarıldı

11. Yargı Paketi: LGBTİ+'lara yönelik düzenleme taslaktan çıkarıldı

ABONE OL
6 Kasım 2025 08:25
11. Yargı Paketi: LGBTİ+'lara yönelik düzenleme taslaktan çıkarıldı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

AKP, bir süredir hazırlıkları süren 11. Yargı paketi olarak adlandırılan kanun taslağını birkaç içinde TBMM Başkanlığı’na sunmayı planlıyor. Taslakta, bazı sivil toplum kuruluşlarının tepki gösterdiği LGBTİ’lere yönelik düzenlemenin yer almayacağı öğrenildi.

AKP, meskun mahalde silah atma, trafikte yol kesme, bilişim suçlarının önlenmesi, sanal bahis ve kumar, çocukların suçtan korunması gibi düzenlemelerin yer aldığı ve 30 maddeden oluşan “11. yargı paketi” olarak adlandırılan taslakla ilgili çalışmalarda son aşamaya geldi. Yargı paketinin birkaç içinde TBMM Başkanlığı’na sunulması planlanıyor.

Ceza hukukuna ilişkin düzenlemeler içeren taslakta Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 158’inci maddesinde nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamında düzenlenen bazı fiiller, ağır ceza mahkemesinin görev alanından çıkarılarak asliye ceza mahkemesinin görev alanına alınıyor. Düzenlemeyle, kanun yürürlüğe girdiği tarihte ağır ceza mahkemelerinde görülmekte olan davalarda veya istinaf ya da temyiz kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda nitelikli dolandırıcılık suçlarına bakan mahkemenin görevinin bu anunla değiştiği gerekçesiyle görevsizlik veya bozma kararı verilemeyeceği, bu davalara kesin hükümle sonuçlandırılıncaya kadar bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki göreve ilişkin kurallara göre bakılmaya devam edileceği öngörülüyor. Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle gerçekleştirilmiş nitelikli dolandırıcılık suçu bakımından yargılamayı yürüten ağır ceza mahkemesi, bu değişiklik nedeniyle görevsizlik kararı veremeyecek.

Taslakta, “özellikle son zamanlarda çocuk faillerin, başta diğer çocuklara karşı olmak üzere şiddet içeren birçok fiil gerçekleştirdikleri ve hatta kişilerin ölümüne sebebiyet verdikler, bunun psikolojik, ailevi veya çevresel faktörler ile çocukların işledikleri suçlardan dolayı yetişkinlere nazaran daha az ceza alıyor olmasından kaynaklanabildiği” gerekçesiyle 15-18 yaş grubu çocuklar için Türk Ceza Kanununun 31’inci maddesinde yaş küçüklüğüne ilişkin öngörülen hapis cezalarının üst sınırlarının artırılmasına yönelik düzenlemeler yer alıyor. Böylece suç işlenmesinin önlenmesi, caydırıcılığın sağlanması ve çocukların suistimal edilerek suçta kullanılmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor.

Bu konuda, “Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 18 yıldan 27 yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur” şeklinde düzenleme yapılıyor.

Yargı paketine ilişkin kamuoyuna da yansıyan taslakta yer alan LGBTİ+lara yönelik “cinsiyet değişikliğine” ilişkin düzenlemenin, insan hakları savunucuları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından gelen tepkiler üzerine çıkarıldığı öğrenildi.

Taslakta, “Aile kurumunun korunması, toplumun genel ahlak ve değerlerine yapılan saldırıların önlenmesi, tek tipleştirme ve cinsiyetsizleştirme akımlarıyla daha etkin mücadele edilmesi amacıyla toplumsal yapıyı tahkim eden ve insan onurunu koruyan” düzenlemeler öngörülmüş ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’ndaki cinsiyet değişikliğine ilişkin yaş sınırı 18’den  25’e yükseltilmişti. Cinsiyet değişikliğinin temelini oluşturan sağlık kurulu raporlarının tüm eğitim araştırma hastaneleri yerine Sağlık Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü eğitim ve araştırma hastaneleri tarafından ve en az üçer ay aralıklarla yapacağı dört değerlendirme neticesinde verilebilmesi öngörülmüştü. Mahkemeden izin alınmadan cinsiyet değişikliğine yönelik hiçbir tıbbi müdahale yapılamaması şartı getirilmiş, “genetik ve/veya hormonal hastalıklar nedeniyle genital organlarında gelişme bozukluğu bulunan kişilerde ihtiyaç duyulan tedaviye yönelik tıbbi müdahaleler bakımından bu madde kapsamında izin alınmasına gerek bulunmadığı” hükmü yer almıştı. Taslakta, “Kanunla belirlenen koşullara aykırı olarak kişinin cinsiyetini değiştirmeye yönelik herhangi bir tıbbi müdahalede bulunan faile 3 yıldan yedi yıla kadar hapis ve bin günden 10 bin güne kadar adlî para cezası verilir” düzenlemesine yer verilmişti.

Taslakta, “Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete ve genel ahlaka aykırı tutum ve davranışta bulunan ya da bulunmayı alenen teşvik eden, öven veya özendiren kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.  Aynı cinsiyetteki kişilerin nişan veya evlenme töreni yapmaları halinde bu kişilere, bir yıl altı aydan dört yıla kadar hapis cezası verilir” düzenlemesi öngörülmüştü.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


    HIZLI YORUM YAP