SOĞUKTA SOKAKLARDA KALANLAR

Güler Şen kaleme aldı...

Bir Mont, Bir Kap Su ve Mama, Bir Kalp Sıcaklığı

Kış kapıyı çaldı.
Rüzgâr, evlerin camlarına vururken, biz sıcak battaniyelere sarılıp çayımızı yudumluyoruz. Ama aynı şehirde, aynı gökyüzünün altında birileri titriyor. Birileri, o rüzgârın önünden kaçacak bir duvar arıyor.

Sokakta yaşayan insanlar…
Bir köşede, kalınlığı çoktan yitmiş bir battaniye altında, hayatla mücadele ediyorlar. Kimisi bir zamanlar bizim gibi evinde oturuyordu, kimisi çocuk yaşta sokağa itildi. Kimi bir kader kurbanı, kimi sadece görünmez kılındı.
Ama hepsinin ortak bir yanı var: soğuk, yalnızlık ve unutulmuşluk.

Ve bir de hayvanlar…
İnsanoğlunun en sadık dostları, sokakların sessiz kahramanları. Kış geldiğinde onların barınacak bir yerleri, sığınacak bir duvar aralığı bile yok çoğu zaman. Açlıkla, susuzlukla, soğukla savaşıyorlar.
Oysa bir kap su, bir avuç mama, bir karton kutu…
Onların dünyasında bir saray kadar değerli.

Biz ne zaman bu kadar alıştık görmemeye?
Bir kaldırım kenarında üşüyen birini görüp başımızı çevirmek, vicdanı susturmak ne kadar kolay oldu?
Belki cebimizdeki kahve parasının yarısı, bir hayatı ısıtabilir.
Belki evimizin önüne bırakacağımız bir kap su, bir canı yaşatabilir.

Kış, yalnızca hava soğuduğu için değil; insan kalplerinin üşüdüğü zamanlarda da zor geçer.
Gelip geçici bir mevsim değildir aslında; merhametin, vicdanın sınavıdır.

Bu kış, sınavı geçelim.
Bir mont verelim, bir kap su koyalım, bir selam verelim.
Çünkü bazen bir insanı ya da bir hayvanı kurtarmak, koca bir dünyayı ısıtmaya yeter.

Sonsuz sevgiler,

Benzer Videolar