PKK’nın feshi sonrası ilk MGK bildirisi: Tasfiye sürecinin her aşaması hassasiyetle takip edilecek
Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı'nda yaklaşık 2,5 saat sürdü.
Erdoğan başkanlığında toplanan MGK, PKK’nın fesih kararı ardından yapılan ilk toplantı oldu.
Toplantı sonrası 8 maddelik MGK bildirisi yayımlandı. Bildiride şunlar kaydedildi:
"1. PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere millî birlik ve beraberliğimiz ile bekamıza yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla yürütülen operasyonlar ile son dönemde meydana gelen uluslararası gelişmeler hakkında Kurula bilgi sunulmuştur.
2. Terörsüz Türkiye hedefiyle atılan adımlar ile son gelişmeler değerlendirilmiş; tasfiye sürecinin her aşamasının hassasiyetle takip edilmesine, terörün ülkemizin gündeminden kalıcı olarak çıkarılmasına, milletimizin birlik ve beraberliğinin tahkim edilerek daha güçlü ve müreffeh bir Türkiye’ye ulaşılmasına yönelik kararlılık vurgulanmıştır.
3. Müşterek coğrafyamızın tüm terör örgütlerinden arındırılması neticesinde, başta komşularımız Irak, Suriye ve İran olmak üzere bölge ülkeleri için de huzurlu bir dönemin başlayacağına işaret edilmiş; güvenlik alanındaki iş birliğinin daha da ilerletilmesinin, bölgemizin ortak geleceğinin inşasına en önemli katkıyı yapacağı belirtilmiştir.
4. Suriye’deki gelişmeler ve son durum ele alınmış; Suriye yönetiminin tüm ülke sathında istikrarı sağlama gayretlerine verilen güçlü desteğin sürdürüleceği kaydedilmiş, Suriye halkını mağdur eden uluslararası yaptırımların kaldırılmasına yönelik eğilimden memnuniyet duyulduğu ifade edilmiştir.
Bu kritik süreçte, Suriye’nin egemenliğine, toprak bütünlüğüne, üniter yapısına ve siyasi birliğine zarar verebilecek girişimlerin bertaraf edilmesinin önemine dikkat çekilmiş; Suriye’yi istikrarsızlaştırmaya matuf faaliyetlere karşı ilkeli bir tutum benimsenmesi çağrısında bulunulmuştur.
5. Gazze’de soykırım ve işgali sürdüren İsrail’in, Filistin’in yanı sıra Suriye, Lübnan ve Yemen’e yönelik sistemli saldırılarının ve yayılmacı emellerinin Orta Doğu’daki barış çabalarını sekteye uğrattığı belirtilmiş; mesuliyet mevkiindeki uluslararası aktörlerin, İsrail yönetiminin politikalarından kaynaklanan risk ve tehditlerin bertaraf edilmesi hususundaki sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğinin altı çizilmiştir.
6. Kuzey ve Doğu Afrika’da cereyan eden hadiseler görüşülmüş; Türkiye’nin, Afrika’daki kardeş ülkelerin güvenlik ve istikrarı tesis etme çabalarına verdiği desteği artırarak devam ettireceği belirtilmiştir.
7. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona erdirilmesi için hassas bir sürece girildiği kaydedilmiş; kalıcı ve adil bir barışa ulaşılması için inisiyatif üstlenen ülkemizin, barış diplomasisi ve ara bulucuk faaliyetleriyle küresel barış ve istikrara katkı sunmayı sürdüreceği ifade edilmiştir.
8. Azerbaycan ile Ermenistan’ın barış anlaşması taslağı üzerinde mutabakata varmalarından memnuniyet duyulduğu belirtilmiş; bölgemizdeki tüm aktörlerin menfaatine neticeler ortaya çıkaracak nihai barışın tesisi için gerekli koşulların sağlanması yönündeki beklentimiz bir kez daha teyit edilmiştir."
Ne oldu?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "terör eylemlerine son vererek lağvedilmesi" çağrısı yaptığı PKK'nın lideri Abdullah Öcalan, aylardır beklenen çağrıyı yaparak, PKK'nın kendini feshetmesi ve tüm grupların silahları bırakması gerektiğini açıkladı. Öcalan'ın çağrısında "Sayın Devlet Bahçeli'nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı'nın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihî sorumluluğunu üstleniyorum" ifadeleri yer aldı. Öcalan, "Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın" dedi.
Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum" çağrısına ek olarak gönderdiği "Bu perspektifi ortaya koyarken, şüphesiz, pratikte silahların bırakılması ve PKK'nin kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir" notu da okundu.
Öcalan'ın, PKK'nın kendini feshetmesi ve tüm grupların silahları bırakması yönündeki açıklamasından sonra, PKK Yürütme Komitesi, Öcalan’ın çağrısına katıldıklarını ve gereklerini yerine getireceklerini belirtti. Komite, Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılmasını da istedi.
PKK Yürütme Komitesi, 1 Mart'tan itibaren geçerli olmak üzere ateşkes ilan ettiklerini belirterek, saldırı olmadıkça hiçbir silahlı gücün eylem yapmayacağını vurguladı.
9 Mayıs'ta yeni bir açıklama yapan PKK, 12. kongresini 5 - 7 Mayıs tarihleri arasında topladığını, sonuçların ve alınan "tarihî kararların" yakın zamanda paylaşılacağını duyurdu. Yapılan açıklamada, Öcalan'a fiziki özgürlük de istendi, kongrenin Öcalan'ın çağrısı üzerine toplandığı ve Öcalan'ın kongreye sunduğu perspektif ve önerilerin değerlendirildiği belirtildi.
Öcalan'ın çağrısı temelinde "tarihi öneme sahip kararların alındığı" belirtilen açılamada "PKK 12. Kongresi’nin sonuçlarına ve alınan kararlara ilişkin geniş ve ayrıntılı bilgi ve belgeler, iki farklı alandaki sonuçlar birleştirildikten sonra çok yakın zamanda kamuoyu ile paylaşılacaktır" denildi.
Tarihî açıklama ise 12 Mayıs tarihinde geldi. PKK, silahları bıraktığını ve örgütü feshettiğini duyurarak hazırladığı bildiride, "PKK 12. Kongresi, pratikleşme süreci Önder APO tarafından yönetilmek ve yürütülmek üzere PKK’nin örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını alarak PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı" ifadelerine yer verildi.