KUTSAL KİTABIMIZI ANLIYOR MUYUZ?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Kur’an-ı Kerim, Yüce Rabbimizden insanlık âlemine, okunması, anlaşılması ve emirlerinin uygulanması için gönderilmiş son ilahi mesaj ve kutsal kitaptır. Kur’an, Arapça’da “Karee” kökünden; çok okunan, tekrarlanarak üzerinde kafa yorulan ve hayırlı yorumlar çıkarılan anlamını taşır. Kur’an’ın manasını anlamak ve onun hükümleriyle yaşamak, her Müslümanın görevidir. Zaten Kur’an anlaşılmak ve yaşanmak için gönderilmiştir.

Kur’an-ı Kerim’in insanlar tarafından anlaşılması için ilk indirildiği coğrafyada konuşulan dil ile niçin gönderildiği Kur’an da şu şekilde ifade edilmiştir:

” Biz her peygamberi, kendi milletinin lisanı ile gönderdik, ta ki onlara hakikatleri iyice açıklasın.” (İbrahim, 14/4) ve “Eğer biz Kur’ân’ı yabancı bir dille gönderseydik derlerdi ki: ‘Neden, onun âyetleri açıkça beyan edilmedi? Dil yabancı, muhatap Arap! Olur mu böyle şey?’ ” (Fussilet, 41/44)

Bizler Kur’an-ı Kerim’i yukarıdaki “Fussilet, 41/44” ayetinde ifade edildiği gibi ilk indirildiği dil olan Arapça devamlı okuyoruz. Peki, biz Türkler Kur’an-ı Kerim’de Allah’ımız bizlere neler söylüyor bunları biliyor muyuz?

Evet, esas olan Kur’an okumayı aslından öğrenmek ve manasını anlamak içinde mealden okumaktır. Ama acı bir gerçek vardır. Herkes Arapça okuma öğrenebilir, ama ne anlama geldiğini anlaması zor olur.

Hiçbir Kur’an-ı Kerim meali aslının yerini tutmayacağından, namazda Kur’an-ı Kerim yerine okunmaz, bunu çok iyi biliyoruz.

Peki, bizler Türk Milleti olarak namaz dışındaki diğer ibadet ve zamanlarda kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’in önce aslını okuyup sonra Türkçe mealini okusak kutsal kitabımızı anlamaya başlar ve bizi din maskesi altında kandıranları önleyebilir miyiz?

Dr. Tuğtigin ŞEN