Boğaziçi Rektörü İnci, mahkeme kararını bir kez daha tanımadı, Prof. Dr. Zenginobuz senato toplantısına alınmadı: “Kararı tanımamaktan hapse gireceksin”
Boğaziçi Üniversitesi akademisyeni ve senato üyesi Prof. Dr. Ünal Zenginobuz, 24 Temmuz’da düzenlenen senato toplantısına alınmadı. 28 Şubat'ta alınmadığı toplantıdaki 28 karar hakkında yürütmeyi durdurma kararı alan Zenginobuz, bu toplantıda da kendisi olmadan 33 karar alındığını söyledi. Zenginobuz, kararlar hakkında “Toplamda 61 tane maddeyi hukuksuz bir şekilde toplantıdan geçirmiş oldular. Şimdi açacağız davayı, mahkeme yine iptal edecek” diye konuştu. Üniversitenin tutumu hakkında konuşan Zenginobuz, “Benim orada tek başıma bir sonuç etkilemem mümkün değil. Naci İnci’ye söylüyorum, dönem değiştiğinde açıkça mahkeme kararını tanımamaktan hapse gireceksin” ifadelerini kullandı. Rektör adayı olduğu söyleyen Zenginobuz, “Cumhurbaşkanının rektör ataması tamamen anayasaya aykırı. Çünkü anayasada üniversite özerkliklerikaydedilmiş. Biz adaylıklarımızla Yapılan atamaları kabul etmediğimizi söylüyoruz aslında” dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ünal Zenginobuz, üniversite senato üyesi olmasına rağmen toplantıya alınmaması üzerine hukuksuz hâle gelen toplantının iptali için dava açmış; istinaf mahkemesi de kendisini haklı bularak toplantıda alınan kararların kaldırılmasına ve yapılan işlemlerin yürütmesinin durdurulmasına kesin olarak karar vermişti. Kararla birlikte Zenginobuz’un oylamasında yer almasına izin verilmeyen 28 Şubat 2025 tarihli senato toplantısında alınan 23 karar, tekrar oylanmak üzere iptal edilmişti. Bu kararı tanımayan Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü, Zenginobuz’u görevinden uzaklaştırmıştı. Son olarak 24 Temmuz’da düzenlenen toplantıya da alınmayan Zenginobuz, toplamda 61 senato toplantısı kararının boşa düştüğünü ifade etti.
Toplantıya girmemesi için binanın önüne güvenlik görevlisi ve polisin görevlendirildiğini söyleyen Zenginobuz, şöyle konuştu:
“15 tane sivil polis ve 2 tane güvenlik görevlisi toplantıya girmeme engel oldu”
“15 tane sivil polis getirmişler oraya. Onlar da gözlüyorlar güya. Senato toplantısının yapıldığı binanın giriş kapısının önünde iki tane de güvenlik görevlisi. Bir tanesi kadrolu çalışan diğeri de anlaşma yapılan şirketlerden getirilmiş. Yan tarafta da 15 kadar sivil polis. Kampüste bulunan, devamlı öğrencileri, öğretim üyelerini çeken bildiğin devletin polisi. Onları da oraya getirmişler.
Polislere ‘Siz ne arıyorsunuz burada? Bakın beni içeri sokmuyorlar, güç kullanarak yardım edin. Siz benim de polisimsiniz’ dedim.
İşte hocam şöyle böyle. Lafı gevelediler ve yardımcı olmadılar.”
“Biz de küçük ölçekli bir hâlini Boğaziçi’nde yaşıyoruz”
Alınmadığı yeni toplantıda verilen kararlar hakkında konuşan Zenginobuz, şu ifadeleri kullandı:
“Bu defa 61 madde varmış gündemde. 28'i bundan bir önceki toplantıda alınan kararlardı. ‘Biz bunları toplantıdan geçirebildik’ diyebilmek için tekrar gündeme sokmuş. 33 tane de yeni madde vardı 24 Temmuz’daki toplantıda, onların içeriğini bilmiyoruz henüz görmedik.
Toplamda 61 tane maddeyi hukuksuz bir şekilde toplantıdan geçirmiş oldular. Şimdi açacağız davayı açacağız, mahkeme yine iptal edecek.
Bir de böyle bir inatlaşma var. Özellikler AKP'de var bu. Mesela Can Atalay’ı çıkarmamak için her şeyi yapacak. Ya da Murat Çalık’ı neredeyse öldürecekler seviyeye getirmek gibi.
Biz de bunun küçük ölçekli bir hâlini Boğaziçi’nde yaşıyoruz.”
“Açıkça mahkeme kararını tanımamaktan hapse gireceksin”
Naci İnci’nin üniversiteyi “Küçük bir Türkiye” gibi yönettiğini söyleyen Zenginobuz, şu ifadeleri kullandı:
“Benim orada tek başıma bir sonuç etkilemem mümkün değil. Naci İnci’ye söylüyorum, dönem değiştiğinde açıkça mahkeme kararını tanımamaktan hapse gireceksin.”
“Bizim fakülteye de 3 yeni bölüm ekleyerek senatörlüğümü düşürmek istiyorlar”
Kapatılan Fen-Edebiyat Fakültesinin senato üyesinin üyeşiğinin düşürülmesi hakkında Zenginobuz şunları söyledi:
“Bunlar bir de fakülte kapattılar. Fen Edebiyat Fakültesi yani 12 bölümlük fakülteyi ikiye böldüler. Şimdi onu dasenatodan uzaklaştırdılar çünkü diyorlar ki fakülte kapandı. Dolayısıyla senin üyeliğin de düştü.” Çünkü sonuçta o fakülte yok artık. İki yeni fakülte var. Onların yeni dekan vekilleri var. Bizim fakülteye de 3 yeni bölüm ekleyerek aynısını uygulamaya çalışıyorlar.
Nasıl Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildikten 2 sene sonra ‘2 milyonda genç oy verir hale geldi, hadi bakalım seçim yapalım’ diyemeyeceğine göre benim de öyle bir şeyle karşı karşıya kalmam mümkün olmamalı”
Rektörlüğe aday olduğunu söyleyen Zenginobuz, adaylıkları ile mücadelelerini devam ettirdiklerini şu ifadelerle açıkladı:
“YÖK üzerinden adaylık başvurularını topladılar. Biz de aday olalım olmayalım mı diye çok düşündük. Atanacağımız yok ama bir varlık göstermek istiyoruz.
Bir de ayrıca zamanı gelince bu kadar insan dururken sen niye bunu atadın diye hesap sorabilmenin de zemini lazım.
Dolayısıyla aslında seçimvari bir şeyin yapılmasının yeri vardı. Bir şey sunulabiliyordu. Biz de o çerçevede yapmıştık.
Cumhurbaşkanının rektör ataması tamamen anayasaya aykırı. Çünkü Anayasa'da üniversite özerklikleri kaydedilmiş. Biz adaylıklarımızla yapılan atamaları kabul etmediğimizi söylüyoruz aslında”