
20 Kasım 2025 Perşembe

Tercüman Gazetesi

EVLİLİKTE YALAN: GERÇEĞİ DEĞİL, İLETİŞİMİ KAYBETMENİN SESSİZ ÇIĞLIĞI

ZÜLFÜ YARE DOKUNMAK: YİTİRDİKLERİMİZ

"Halka Aşkla Hizmetin Adı: Arapgir Modeli" Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ile Röportaj

KUŞLAR YAĞMURDA DA UÇAR

DURUŞ

İNSANLARA RAĞMEN, İNSANLIK İÇİN

YENİDEN MİLLİ MÜCADELE (ÇAĞRI)

Neden İznik?…

BİR DAMLA KAN, BİN BİR ENDİŞE

Bilgi ve Adalet

KADINIM HAKLARIM VAR

AYNADAKİ LEKE

KAN BAĞIŞI: BİR YAŞAMIN KIRILMA NOKTASINDAKİ KÜÇÜK BİR MUCİZEDİR

SALEBE’NİN HİKÂYESİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?

Ne Bu Dünyada Ne De Öteki Dünyada

FATİH'İN VE ATATÜRK'ÜN İZİN VERMEDİĞİ PAPA'YA NEDEN İZİN VERİLİYOR?

VAZO ÖNÜNDE SATILAN ÜRÜNLER SAĞLIKLI MI?

BU DÖNER BAŞKA DÖNER… KİME DÖNER?

ÜÇ SIFIRIN ADALETİ, BİR İNSANIN VİCDANI: Prof. Dr. Ayten Erdoğan Meselesi

YOK DEVE

Milletin Vekili Olmak Cesaret İster

ADIM ADIM İLERLİYOR KÖTÜLÜK

ENGELSİZ ÖZGÜRLER

DİNDARLIK VE AYDINLIK

EĞİTİMDE SOSYAL ADALET

HAK ARAMAK HAKKIMIZ MI?

İNSANLARIN EN İYİ İLACI

GÖNÜLLERİN ANAHTARI; EMPATİ

EVLAD-I FATİHAN ve SELANİKLİ MUSTAFA

Ticareti “Franchise’laştıran AKP

Bir gün halktan biri, Selçuklu Devleti’nde görevli bir kadının haksız hüküm verdiğini ve rüşvet aldığını söyleyerek Sultan Melikşah’a ulaşmak ister. Melikşah, bu tür şikâyetlere kulak vermesiyle tanınır. Saray muhafızları, halktan birinin doğrudan sultana ulaşmasını engellemek istese de Melikşah, halkın derdini dinlemeden karar vermenin adaletsizlik olacağını söyleyerek adamı huzuruna kabul eder.
Adam, başından geçen olayı detaylıca anlatır. Melikşah, meseleyi hemen Başveziri Nizamülmülk’e havale eder ve: “Adalet, devletin temelidir. Eğer biz yönetenler halkın hakkını korumazsak, Allah da bizim hükmümüzü sürdürmez,” der. Nizamülmülk olayı inceler, kadının gerçekten haksız ve rüşvetçi olduğunu tespit eder. Bunun üzerine kadı görevden alınır ve cezalandırılır. Sultan Melikşah müştekiden özür diler ve:
“Halkın adalet umudu, sultanın kalbidir; o kalp kirlenirse devlet yıkılır,” diyerek adaletin ve siyaset etiğinin devlet yönetiminin merkezinde olduğunu gösterir.
İslam hukukuna göre verilen siyasi kararlar, toplumun maslahatına uygun ve zulümden uzak olmalıdır. Yönetim; siyasi ahlak, adalet, sorumluluk, toplum yararı, şûra ve inanç etiği çerçevesinde şekillenmelidir. Yöneticiler, halkın haklarına saygılı, merhametli, dürüst ve hesap verebilir olmalıdır. Bu noktada Büyük Selçuklu Devleti’nin yönetiminde yer alan ünlü vezir ve siyaset düşünürü, “Siyasetnâme” eserinin yazarı Nizamülmülk’ün yönetim ilkeleri, şer’î hukukun kurallarını uygular niteliktedir.
Nizamülmülk’e göre bir devletin temelini ve bekasını adalet oluşturur. Hükümdarın birinci görevi zulmü önlemek ve adaleti sağlamaktır. Siyasetnâme’de siyaset ahlakı ve etiği konularını kapsayan ve en çok üzerinde durulan diğer etik ilkeler ise; dürüstlük, şeffaflık, denetim, hesap verebilirlik, sorumluluk ve devletin ve milletin ali menfaatlerini gözetme gibi değerler etrafında şekillenir. Nizamülmülk için siyaset, yalnızca iktidarı korumak için değil, Allah’ın yeryüzündeki adaletini sağlamak içindir. Dolayısıyla siyasi otorite kutsal bir sorumluluk misyonu taşır.
Siyaset ve etik arasındaki ilişki tarih boyunca tartışmalı olmuştur. Platon, Devlet adlı eserinde adil bir yönetimin ve toplumun erdemli bireylerden oluşması gerektiğini söylemiş, bu ilkenin temelinde de eğitimin önemini vurgulamıştır. Machiavelli, Prens adlı eserinde siyasetin ahlaktan bağımsız bir alan olduğunu iddia etmiştir. Machiavelli’ye göre bir liderin başarısı, etik olmaktan ziyade etkin olmaya dayanır; bu da gerektiğinde millî, manevî, dinî ve ahlaki kuralları ve değerleri çiğnemeyi ya da kullanmayı meşru kılar. Modern siyaset felsefesinin temel tartışma konularından biri olmaya devam eden bu iki yaklaşım arasındaki gerilim, günümüz siyasetinde de güncelliğini korumaktadır.
Bu noktada siyaseti ahlaktan ayıran, gerekirse yönetimde tüm ahlaki ve vicdani değerlerin, insan onurunun ve hak ve özgürlüklerinin çiğnenebileceğini savunan Machiavelli; siyasetin temeline eğitimi, ahlakı, adaleti yerleştiren Nizamülmülk ve yönetimde eğitimin ve erdemin önemini vurgulayan Platon’un etik ve ahlak stratejilerini birkaç örnek üzerinden karşılaştıralım:
Günümüzde küresel sistemin yönetip yönlendirdiği uluslararası diplomatik ilişkilere, dünya siyasetine ve ülke gündemimize baktığımızda Platon’un ve Nizamülmülk’ün siyaset etiği değerlendirmelerinin, Machiavelli’nin görüş ve ilkelerine açık ara yenildiği açıktır.
Güç kullanımının meşruiyeti, kamusal sorumluluk, demokrasi, adalet, dürüstlük ve şeffaflık gibi temel kavramlar siyaset etiğinin merkezindedir. Toplumların daha adil, şeffaf ve güvenilir yönetimlere ulaşabilmesi için siyaset etiğinin güçlendirilmesi ve kurumsal mekanizmalarla desteklenmesi gereklidir. Bu da ancak etik bilincin hem bireysel hem de kamusal düzeyde yaygınlaştırılmasıyla mümkün olabilir.
Yolsuzluğun, adaletsizliğin, liyakatsizliğin, kayırmacılığın, mafyalaşmanın, rüşvet ve çıkar çatışmalarının yaygın olduğu toplumlarda halk, siyasal katılımdan uzaklaşır, seçim süreçlerine olan inançları zayıflar ve toplumun adalet duygusu erozyona uğrar. Bu minvalde siyasal aktörlerin, kişisel veya grupsal çıkarlar yerine toplumun genel çıkarlarını öncelemeleri etik bir yükümlülüktür. Siyasetçilerin icraatlarından dolayı halka, medyaya ve yargı organlarına karşı sorumluluk taşımaları gerektiğini düşünüyorum.